Saraya intisap eden kızlar eğer Çerkes ise muhakkak fakir ve çiftçi bir aileye mensuptur. Zira Çerkesler'de aristokrasi diye bir sınıf ayrımı olmadığı gibi kendi devletleri de ne yazık ki olmamıştır. Ama eğer kız Abhaz ise, şüphesiz yüksek ve soylu bir aileden gelmektedir, çünkü Abhazya'da aristokrasi vardır ve tıpkı Avrupa'da olduğu gibi prens, dük vs. unvanları taşıyan pek çok soylu aileler mevcuttur. Fakat kız Gürcü ise, ailesi kat'iyyen tacirdir ve orta halli bir hanede dünyaya gelmiştir.
Saraya alındıkları günden itibaren adını ve dinini değiştiren cariyelere öncelikle Kuran öğretilirdii. Bu yüzden çoğu okuma ve yazma bilirdi.
ilerde padişahın kadını olacağı düşünülerek, tümüne saray görgüsü ve nezaket öğretilirdi. Her cariyeye özelliğine göre, Farsça bir isim verilir di. Hoşnaz , Safdil, Hoşneva, Ebrunigar gibi. ..
Acemilikten kalfalığa geçebilmeleri için, saray geleneklerini ve işlerini iyi öğrenmeleri gerekirdi. Acemilik devresinden sonra kalfanın hizmetiıne girenler bir tür staj yapardı. Daha sonra yetiştiğine inanılanlar kalfa olurdu. Kalfanın bir üstü ise ustalıktı. En küçük bir hatayı bile affetmeyen saray örgütünde ustalığa yükselmek önemli bir aşamaydı.
Cariyeler Dairesi, Haremin diğer kısımları kadar süslü bir dekoratif değildir. Günün ilk ışıklarıyla uyanan cariyeler, sabah namazlarını kılıp, görevlerini yapmaya başlardı. Çamaşır, külhan, sofra gibi genel hizmetleri yapanlar, genç ve güzel olmayanlardır.
Portekiz ve İspanya'nın katolik zulmünden kaçan Yahudilerin çoğu il. Beyazıd döneminde Osmanlılar tarafından kabul edilmişti. Bu göç sırasında Sicilya'ya yerleşen bazı aileler de vardı.
Gittikleri topraklarda hoş karşılanmayanlar, yeniden başka toprakla ra gitmek zorunda kalıyordu. Malta gemisiyle Sicilya'dan ayrılan böyle bir aile, Türk korsanlarının eline geçmişti. İçlerinde çok güzel bir kız var dı.
Kanuni'nin padişahlığı sırasında saraya satılan bu müstesna güzel, Hürrem tarafından yetiştirilecekti. Oğlu it Selim, Manis a Sancakbeyliği yaptığı sırada annesinden şöyle bir mektup almışt
"Nurbanu, gelip geçmiş cariyeler içinde güzellikte misline az rastlanır, cilve edada mümtaz, naz ve niyazda serefraz bir afett ir."
Masal bu değişmez her şey hep aynı kalır yazılan yazılmıştır her şey tam böyle yaşanır.
Kurabiye götürürüm nineme oysa kurt yemiştir onu o kurabiye yiyeceğine yataktaki kurdu o sanırım.
Sonra kurt beni yer olurum kurabiye avcı gelir kurtarır kurt dersini alır.
İki üvey kardeş bir üvey anne çok acıkmasızdır hayatım tüm gün temizlik yaparım yeri
"Marquez'in anıları. Ancak yalnız bir yazarın hayat öyküsünü değil, tüm yapıtlarının izlerini bulmak mümkün bu kitapta
Kimdir? bu
Gabriel Garcia Marquez
Gelın bırlıkte bakalım buyurun halde
Gabriel García Márquez veya tam adıyla Gabriel José de la Conciliación García Márquez, tüm Latin Amerika'da Gabo lakabıyla bilinen Nobel Edebiyat Ödüllü