Artık dönemem, bana “git” de demez. Dudakları sana benziyor biraz, ama
makyaj durmuyor teninde; tanrının kuruntuları…
Ama iki sabah öyle bir tat oldu ki ağzımda, keşke onun dudaklarından
rujlar yapılsa dünyanın ölümlü ve minyatür kadınlarına…
Sen ;
günümüz türkçesini boşuna ihmal ediyordun
seni tanımlayabilecek her hangi bir inkılap gerçekleşmemişti
şu ana kadar,
gördüğüm bütün devrimler senden münezzehti,
ontolojik olarak bir ölümlüydün,
seninle en büyük ortak noktamızdı
vurulduğumuz kurşun,
ne olurdu ki ben saklasaydım onu..
'' .. demek ki karşısında hiçbirşey yapamayacağınız bir zorunluluğa kapılmışım.Eğer kendimden başka hiçbir şey olmazsam yıkılmaz olurum.Ne isem o ve sakınımsız olduğuma göre,yalnızlığım yalnızlığınızı tanıyor.''