Dakikaların değerini biz ancak yılbaşından yılbaşına anlıyor, onların geçişini ancak o gece- o da 11.55’ten 12’ye kadar- dikkatle takip ediyoruz. O da neden ? Aklımız sıra, geçen bir yılı kapayıp, gelen bir yılı açtıklarından. Yılbaşı geçince de yine alt kamaraya inip gazetemize dalıyoruz. Halbuki hangi günün hangi dakikası,bir eski yılı kapayıp yenisini açmıyor? Neden bu dikkati her günün her saatine, her dakikasına, her saniyesine çevirmiyoruz?