Hatice

Biz süreçten sorumluyuz,sonuçtan sorumlu değiliz ve süreci bir Müslüman gibi yaşamakla mükellefiz.Sadece kendimiz değil bulunduğumuz çevre de bizim kaderimizi yazar.İnsan en çok görüştüğü beş kişinin ortalamasıdır, denir.Buna çok inanıyorum.İnsan dostunun kaderinden pay alır.
Reklam
İnsanın kendi değerinin farkında olması kibir değildir. Kişinin kendisini bir kıymet olarak görmesi lazım ki potansiyelini ziyan edip kendini israf etmesin.
Allahu Teala bizlere kimsenin dış görünüşüne aldanmadan onların gerçek değerini anlayacak basiret lütfetsin.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İyiliğe niyet etmek, insan hayatı için zihinsel bir konfordur çünkü kendimizi kimsenin davranışına göre ayarlamamız gerekmez.
Bizim insanlarla ilişkimiz,esasında Rabbimizle ilişkimizdir.
Reklam
Bir insanın kendinden hoşnut ve kendiyle barışık olması Rabbinden razı olduğunun bir tezahürüdür.
Bir davası olanın , onu taşıyacak ve aktaracak zihinsel, psikolojik, sosyal gücü ve birikimi olmalıdır. Boş insanlar büyük sözler taşıyamaz.
İyilik de kötülük de her dönemde kendini sürekli tekrarlar.Dolayısıyla en kötü çağda yaşadığımızı düşünerek ümitsizliğe kapılamayız.Belki asıl dikkat etmemiz gereken şey kötülüğün normalleşmesidir.
Kalbimizde hakikatin ışığı zayıfladığında zihnimizde batılın gerekçeleri çoğalmaya başlar.
Allah bir kişiyi onun kıymetini bazen saklayarak bazen de izhar ederek korur.Allah’ın işine akıl ermez, güç yetmez.Lütuf ve ikramını kimsenin aklının ermeyeceği en ince yollardan ulaştırır.
Reklam
İnsanın gerçek karakteri, üzerinde çok düşünmeden hareket ettiği zamanlarda ortaya çıkar.
“Ey Rabbim! Bana lütfedeceğin her türlü hayra muhtacım!” (Kasas,24)
İnsanın zenginliği sadece kendisine verilenlerle değil, çevresindeki insanların her boyuttaki seçkinliğiyle de ilgilidir.
Karada gemi yapan Hz.Nuh’un kıssası, etrafın lafına değil işine bakmanın sembolüdür.
875 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.