Hilal Barutoğlu

Hilal Barutoğlu
@Hilalbrtgll
Sadece kitap okumak yetmez insana. Bazen meydan okumalı; kendine, hayata, dünyaya...
KÜ/Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık
Elazığ
175 okur puanı
Aralık 2020 tarihinde katıldı
176 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
54 günde okudu
Yes or No?
Kitabı okurken bile özgürleştiğinizi hissedebileceğiniz bir kitaptan bahsetmek gerekirse eğer bu kitabı kesinlikle öneriyorum..! Sınırlarımız bizi birbirimize bağlayan aynı zamanda uzaklaştıran, çizilmesinin bir o kadar zor olduğu ancak farkına varınca kolaylıkla oluşturacağınız şeylerdir. Belki bir coğrafyada harita çizerken komşu ülkelerimizle kara sınırımızı çizmeye benzetebiliriz. Bir çok sınır kapımız var ve bazılarını çok işlek kullanabiliyoruz, bazılarını bizi kötü etkilediği için giriş çıkışlarını kapatabiliyoruz. Gerçek hayattaki sınırlarımız da çevremizdeki her şeyle ilişkili ve doğru bir şekilde çizebilmek önemli. Kitap bu anlamda çok şey katıyor insana. Hayır demeyi belki de 22 yaşımda öğrendim diyebilirim. Bakalım sizler kaç yaşında bu kitapla tanışıp öğrenmeye adım atabileceksiniz :)
Hayır Diyebilme Sanatı
Hayır Diyebilme SanatıMüthiş Psikoloji · Destek Yayınları · 202010 okunma
Reklam
72 syf.
·
Puan vermedi
·
13 saatte okudu
Gizli çocuklara..
"Bu kitabın amacı, içindeki çocukla yeniden iletişim kurmanı kolaylaştırabilmek." diye belirtmiş yazar. Gerçekten de öyle hissettim okurken. Aslında ne çok şeyin çocukluktan itibaren bize işlenmeye çalışıldığı ve bazı yaptırımlar uygulayarak yapmak istemediğimiz çoğu dayatmalara maruz kaldığımızın farkına vardım. Ve bu çocukluktan gelen farkına varmadan karakterimize işleyen şeylerin bizimle birlikte bir ömür sürmeye mahkum ettirildiğini de fark ettim. Kitap çocukluktan gençliğe, yetişkinlikten yaşlılığa her gelişim döneminde olan bireyleri kapsayan çok geniş bir kitleye hitap ediyor diyebilirim. Özellikle çocukların anlayacağı bir sadelikte yazılmış olmasını çok ince düşünceli buldum. Çoğu şeyin istismar kapsamına girdiğini bu kitapla öğrendim diyebilirim hatta bazılarını kendim de uyguladığıma yönelik bir öz eleştiri yapmamı da sağladı. Bir solukta okuyabileceğiniz akıcı ve güzel örneklerle donatılmış bu kitabı okumanızı tavsiye ediyorum. Keyifli okumalar...
Bütün Çocuklar İyidir
Bütün Çocuklar İyidirNihan Kaya · İthaki Yayınları · 20193,524 okunma
96 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
AŞK MI? MANTIK MI?
Kitabı elinize aldığınız zaman 100 sayfa bile değil biter hemen kısa diyorsunuz. Ama o az sayfaya neler sığdırmış Dostoyevski okuyunca anlayacaksınız. Her zaman tartışma konusu olan bir şey vardır etrafımızda. Aşkı mı tercih edersiniz? Yoksa mantık mı? Kitapta o ikilemi iliklerime kadar yaşadım. Kendimi Nastenka yerine koymaya çalıştım ama cevap bulamadım sorularıma. Belki Nastenka'nın o genç adama aşık olma sebebi ninesinin onu bu denli sıkmasıydı ve hapsetmesiydi. Nastenka farkedilmeyi bekleyen bir kızdı. Ve o genç adam onun varlığını ona hissettiren ilk adamdı. Belki de o yüzden ona kapılmıştı böylesine. O nasıl o genç adama öyle kapıldıysa kitabın baş karakteri olan hayalperest de onun için dört gece süren bir aşkın hayaline kapılmış diyebiliriz. Ama o hayalde bile o kadar güzel sevmiş ki onu okurken hissedebiliyosunuz. Çok üzüldüm ama belki de bazı şeylerin hayalde güzel kalması gerekiyordur, belki de hayallerde yaşatmayı bilirsek onu sonsuza kadar sevebiliriz. Her zaman, her koşulda bizimle olur. Ya da farklı zamanlarda farklı yerlerde karşılaşmış olsalardı sonu çok daha farklı bitebilirdi. Spoiler vermek istemiyorum bu nedenle kitabın sonunun ne kadar şaşırtıcı olduğunu ve ters köşe yaptığını söylemekle yetinmeyi tercih ediyorum. Nastenka aşkı seçti... Peki ya siz?
Beyaz Geceler
Beyaz GecelerFyodor Dostoyevski · Can Yayınları · 201975,5bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
331 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
31 günde okudu
Körler Ülkesi
"Neden kör olduk, Bilmiyorum, belki bir gün nedenini öğreniriz, Ne düşündüğümü söyleyeyim mi sana, Söyle, Bence biz kör olmadık, biz zaten kördük, Gören körler mi, Gördüğü halde görmeyen körler." . . Kitabı okurken tıpkı Covid19 zamanlarındaki aniden salgın bir hastalığın var olduğunu duyduğum andaki gibi hislere kapıldığımı ifade ederek incelememe başlamak isterim. Sorulacak çok soru vardı ama cevaplanabilir miydi bilmiyorum. Körler ülkesinde tek gören bir kadın. Neden görebildiği hakkında pek bir fikrim yok acaba neden sadece o kadın? İlk sorduğum ve cevap aradığım şey bu oldu. Aslında gerçek hayatta da böyle değil midir bir şeyleri görmemek için illa kör olmak gerekmiyordur belki de bu yüzden "görmezden gelmek" deyimi vardır? Herkes göremediğini sanarken belki de bakmayı bilmiyorlardı ya da bakmak istemiyorlardı... O durumda bile insanları kullanan tipleri okuduğum zaman insanın içinde kötülük barındırdığını ve bunu isteyince çok acımasız bir şekilde dışarı yansıtabildiğini acı da olsa hissettim. Umarım hayatımız boyunca bakan körlerden olmayız. Umarım gözlerimize inen o sis perdelerini kaldırabiliriz ve salt gerçekleri görebiliriz. Sürükleyici ve bir o kadar etkileyici bir kitaptı... Filmini de öneririm. Keyifli okumalar...
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022105bin okunma
268 syf.
·
Puan vermedi
·
236 günde okudu
İçimizdeki Kim?
Macide ve Ömer... İkisi de ne istediğini bilmeyen ama birbirinden de kopamayan iki aşık... Duyguların daha doğrusu duygularla konuşabilmenin ne kadar zor ama ne kadar gerekli olduğunu hissettiğim bir ilişki. Söylenmeyen çok söz vardı kitap biterken... Peki söylemeye artık lüzum var mıydı? Onu da okurken siz karar verirsiniz zaten. Birbirlerinden habersiz birbirlerine veda etmenin acısını iliklerime kadar hissettim. Sonunun böyle bitmesine üzüldüm mü bilmiyorum ama böyle bitmesi gerekli miydi evet... "Halbuki ne şeytanı azizim, ne şeytanı? Bu bizim gururumuzun, salaklığımızın uydurması... içimizdeki şeytan pek de kurnazca olmayan bir kaçamak yolu... içimizde şeytan yok... içimizde aciz var... tembellik var... iradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden korkunç bir şey var: hakikatleri görmekten kaçmak itiyadı var..." En etkilendiğim paragraflardan biri buydu. Çünkü her zaman bize uygun olmayan şeyleri başka şeylere, kişilere atfetmeye meyilli insanlarız. Bazen bazı güçlerin bizi yönettiğini kendi irademiz dışında gerçekleşen düşünce ve davranışların var olduğunu iddia ederiz. Yaptıklarımızın sorumluluğunu üstlenmenin bir yük olduğunu düşünürüz. Peki Sabahattin Ali'nin "içimizdeki şeytan" olarak nitelendirdiği şey tam olarak ne? Kim? Bana çok yabancı gelmedi... çok yakında biri... bizimle bütünleşmiş biri... Keyifli okumalar dilerim.
İçimizdeki Şeytan
İçimizdeki ŞeytanSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021173,4bin okunma
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam