İbrahim Halil Aydoğan

İbrahim Halil Aydoğan
@Iha21
Para ölümü zehirlerse, ölümden bir tek öfke çıkar. Tabutların üzerinde insanlar dövüşür.p
Kocaeli üniversite
5 reader point
Joined on February 2019
Okuyun, diyor okuyun. Çünkü mürekkebin akmadığı yerde kan akıyor... Ali Şeriati
Reklam
Memleket isterim Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun; Kuşların çiçeklerin diyarı olsun. Memleket isterim Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun; Kardeş kavgasına bir nihayet olsun. Memleket isterim Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun; Kış günü herkesin evi barkı olsun. Memleket isterim Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun; Olursa bir şikâyet ölümden olsun.
Babam cennetten buğday çalmış Eğer ben cennete düşersem Bütün cenneti çalarım.

Reader Follow Recommendations

See All
Anladık iyisin, Ama neye yarıyor iyiliğin.Seni kimse satın alamaz, Eve düşen yıldırım da Satın alınmaz. Anladık dediğin dedik, Ama dediğin ne? Doğrusun, söylersin düşündüğünü, Ama düşündüğün ne? Yüreklisin, Kime karşı? Akıllısın, Yararı kime? Gözetmezsin kendi çıkarını, Peki gözettiğin kimin ki? Dostluğuna diyecek yok ya, Dostların kimler?Şimdi bizi iyi dinle: Düşmanımızsın sen bizim Dikeceğiz seni bir duvarın dibine Ama madem bir sürü iyi yönün var Dikeceğiz seni iyi bir duvarın dibine İyi tüfeklerden çıkan İyi kurşunlarla vuracağız seni. Sonra da gömeceğiz İyi bir kürekle İyi bir toprağa.
Gecenin üçüdür en uygun zaman, bahse girerim düşünün: sabah çok yakın oysa ışıltı yok ortalıkta nerdeyse gece bitmiş ama sürmekte karanlık henüz uyanmış bazıları henüz uyumamış bazıları bazıları uyanmış uykusuna doymadan bazıları uykusuna varmadan doymuş görüyorsunuz ilm-i hilaf ü cedel düzeniyle hayat nasıl da sürüklüyor kendini ve ben bunu kanıtlayabiliyorum şu şair halimle böylece size ey saygıdeğer erbab-i cumhuriyet akıllı ve yetenekli olduğumu kanıtlamış oluyorum sizler de bu derin bilgeliği kavrayarak kendi değerinizi ortaya koymuş oluyorsunuz.
Reklam
Yolunun üstünde bir tuzak kurdu, Birde diyorsun ki: Yürü İznim var. Cihanda kudretin onun isteğine hakim, Beni yürüten sen, adım günahkar..
akılla bir konuşmam oldu dün gece; sana soracaklarım var, dedim; sen ki her bilginin temelisin, bana yol göstermelisin. yaşamaktan bezdim, ne yapsam? birkaç yıl daha katlan, dedi. nedir; dedim bu yaşamak? bir düş, dedi; birkaç görüntü. evi barkı olmak nedir? dedim; biraz keyfetmek için yıllar yılı dert çekmek, dedi. bu zorbalar ne biçim adamlar? dedim; kurt, köpek, çakal makal, dedi. ne dersin bu adamlara, dedim; yüreksizler, kafasızlar, soysuzlar, dedi. benim bu deli gönlüm, dedim; ne zaman akıllanacak? biraz daha kulağı burkulunca, dedi. hayyam'ın bu sözlerine ne dersin, dedim: dizmiş alt alta sözleri, hoşbeş etmiş derim, dedi.
Önce bütün şairlere selam Sonra şunu söylemek isterim Ölüm hiç de güzel değil Ne sabah var ne akşam. Sokakların ellerinden öperim Bana yaşamasını öğretmişlerdi Dost olsun, düşman olsun İnsanlara iyi günler dilerim. Söyle sarı saçlı daktiloya Ben yokum artık Vefasız dostlara hatırlat Kimseye kalmaz o dünya. Nasıl unuturum güzeldi yaşamak Fakat hakkı varmış Oktay'ın "Hâtıralar da dal istiyor Kuşlar gibi konacak."
Herkes biliyor geminin su aldığını, Herkes biliyor kaptanın yalan söylediğini. Yine de güvertede dans ediyorlar, Sanki hiçbir şey olmamış gibi. Müzik çalıyor, insanlar gülüyor, Yarın yokmuş gibi yaşıyorlar. Ama gemi batıyor, Ve herkes bunu biliyor. Bazıları panik yapıyor, Bazıları dua ediyor, Bazıları ise sadece kabulleniyor. Gemi batıyor, Ve yapacak hiçbir şey yok. Su yükseliyor, Gemi gitgide daha alçaklaşıyor. Ve sonra her şey sessizliğe gömülüyor. Gemi battı, Ve herkes öldü. Ama belki de bir mucize olur, Belki de gemi batmaz. Belki de kaptan doğruyu söylüyordur, Belki de gemi su almıyordur. Ama belki de her şey bitti, Belki de umut yok. Belki de gemi battı, Ve herkes öldü.
Küçüklüğünde sevilmeyen, okşanmayan, nazını çekecek kimse bulamayan bir çocukta ince ve güzel hislerin doğmasına nasıl imkan tasavvur edilir?
Reklam
Her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar ben yaşarken koptu tufan ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat her şeyi gördüm içim rahat gök yarıldı, çamura can verildi linç edilmem için artık bütün deliller elde kazandım nefretini fahişelerin lanet ediyor bana bakireler de. Sözlerim var köprüleri geçirmez kimseyi ateşten korumaz kelimelerim kılıçsızım, saygım kalmadı buğday saplarına uçtum ama uçuşum radarlarla izlendi gayret ettim ve sövdüm bu da geçti polis kayıtlarına.
Bir ölünün ağırlığı eziyordu gögsümü..
Yaşamda,ruhu köşeye sıkıştıran ve yavaşça çürüten cüzzam gibi sıkıntılar vardır.
"Kendinizi, kendinizle zaman geçirmeyi yalnızlık sanmayacağınız şekilde yetiştirin." Tarkovski
60 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.