Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İlknur Demir

Homeros'un hayatını hiç bilmiyoruz, Cervantes'in, Shakespeare'in ve Molière'inki hakkında da pek bir şey bilmiyoruz, ama bu durum bu yazarların evrensel olmasını ve üzerlerine kitaplar yazılmasını engellemiyor. Kişisel yaşama fazla değer veriliyor.
Reklam
İlknur Demir tekrar paylaştı.
85 syf.
·
Puan vermedi
Merhabalar #KurmacayıKurcalamak kitap kulübümüzde bu ay Samuel Beckett'a Göre Arıcılık kitabını okuduk. Beckett'ın asistanlığını yaptığını iddia eden birine ait günlükler bulunur ve bu günlüklerde yazılanlar kitaplaştırılır. Kitap, bu günlükleri içeriyor. Fakat giriş kısmında yazan bu bilgi dahil kitaptaki her şey kurmaca aslında. Beckett'ın felsefesi hariç. Okuru anlatılanların gerçek olduğuna inandıran ve Beckett'ın bakış açısı hakkında bilgilendiren başarılı bir roman. Beckett'ın en ünlü eseri Godot'yu Beklerken'i de okuduk, fakat Beckett'ın tarzı kolay anlaşılır değil. Yorumlayabilecek kişilerle okumak ya da yapılmış incelemeleri bulmak şart. Yine harika bir seçim yapıp bizi Samuel Beckett'la tanıştıran @ilknurdemir66 'e ve katkıları için tüm grup arkadaşlarıma teşekkürler. Sevgiyle kalın .
Samuel Beckett'a Göre Arıcılık
Samuel Beckett'a Göre ArıcılıkMartin Page · Sel Yayıncılık · 201539 okunma
145 syf.
·
Puan vermedi
·
33 günde okudu
Jakob Von Gunten
Jakob Von GuntenRobert Walser
7.6/10 · 349 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Eğer hiçbir şeye inanmasaydık ne kadar az olduğumuzu bilemezdik. Her şeye rağmen biz küçük insanlar da bir şeyiz. Hayal kurmamıza, düşlememize izin yok. İleriyi düşünmek yasak bize, bu da bizleri mutlu kılıyor ve her tür iş için kullanılabilir hale getiriyor.
Reklam
Emir veren yasalar, zorlayan baskı, bize yön ve yol gösteren değişmez kurallar, büyük olan onlar, biz öğrenciler değil. Zaten sadece ve sadece küçük, zavallı, bağımlı, kurallara sadık kalmakla yükümlü cüceler olduğumuzu hepimiz biliyoruz.
Anladığım kadarıyla biz gençleri eğitmek ve kalıba sokmak istiyorlar, bilimlerle kafamızı doldurmak değil. Bizi eğitiyorlar, kendi ruhlarımızı ve kendi bedenlerimizi tamamen tanımaya zorluyorlar. Zorlama ve yoksunluğun bile kendi başlarına eğitici olduğunu anlamamızı sağlıyorlar; çok basit ve bir o kadar da aptal alıştırmaların, bir sürü terim ve anlam öğrenmekten çok daha fazla erdem ve gerçek bilgi içerdiğini açıkça anlamamızı sağlıyorlar. Birbiri ardına birçok şey öğreniyoruz ve bir şey öğrendiğimizde o öğrendiğimiz şey de bize sahip oluyor. Biz ona sahip olmuyoruz, tam aksine kendi varlığımıza katmış gibi göründüğümüz şey bize hükmediyor. Kesin ve güvenilir bir azlığa alışmanın gayet iyi bir etki bırakacağı kafamıza iyice yerleştiriliyor, bu tam olarak sert görünenlerin koyduğu kurallara ve emirlere uymak, onlara sıkı sıkıya bağlanmak demek. Bizi aptallaştırmak istiyorlar, ya da en azından küçültmek.
Görüyor musunuz, dinin bugünlerde hiçbir anlamı yok. Uyku, sizin tüm o din' dediğiniz şeyden çok daha ruhani. İnsan uyuduğunda Tanrıya belki çok daha yakın.
"İnsanların yüzde doksan dokuzu ruhlarıyla bağlantıda değiller," dedi. "Benim için tarih bir çeşit bilinç kaybı:' Sonra da "Geri kalan her şey süs;' diye ekledi. "Önemli olan aşırılıktır. Yalnızca aşırı olan seni sorunla yüz yüze getirebilir "
Biz öğrenciler dersleri gözlerimizi dahi kırpmadan, hareketsiz, dimdik izliyoruz. Öyle ki sanırım burnumuzu silmemiz bile yasak. Eller ders süresince diz üstünde duruyor ve görünmüyorlar. Eller, insan kibrinin ve açgözlülüğünün beş parmaklı kanıtıdır, bu yüzden de masa altında güzelce gizlenmelidirler.
Reklam
Büyük şehir insanı eğitir, geliştirir. Bunu da örneklerle yapar. Hem de öyle kitapılardan alımmış yavan nutuklarla değil. Bunun uzmanlık gerektiren bir yanı yok. İnsanın hoşuna giden de bu, çünkü yığınlar halindeki bilginin yüceliği insanı yüreklendiriyor.
Bana öyle geliyor ki, gelecekte Peter gibi bir patronum, müdürüm ya da efendim olacak ve bu öyle rahatla- tıcı, öyle hoş bir şey ki. Çünkü böyle aptallar yükselmek, iyi yerlere gelmek, iyi yaşamak ve emir vermek için yaratılmışlar ve benim gibi yeterince zeki olanlar da sahip oldukları yetenekleri başkalarının hizmetinde geliştirmek, tüketmek durumundadır. Ben, ben alçak ve küçük bir şey olacağım. Bana bunu söyleten duygu mükemmel ve kesin bir gerçek. Aman Tanrım, buna rağmen yeterince yaşama gücüm var mi? Neler oluyor bana? Sık sık kendimden korktuğum oluyor ama bu uzun sürmüyor. Hayır, hayır, kendime güveniyorum. Ama bu da garip değil mi?
Aptalları çok seviyorum. Her şeyi anlıyormuş gibi davranan, bilgi ve espriyle donanmış, burnu büyük insanlardan nefret ediyorum. Uyanık ve tecrübeli insanlardan tarifsiz biçimde nefret ediyorum.
2.181 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.