İlayda

İlayda
@Iyazman
13 reader point
Joined on January 2023
Şu anda okuduğu kitap
Ben kendimi suçlamayayım da kim suçlasın? Onu tek başına bıraktım. O da gitti, dağlarda kurtlarla kuşlarla konuştu. Ben ona haldaşlık edemedim. 'Dağların rüzgarı, pınarların başı çaredir bana’ derdi. Bir rüzgar bir subaşı kadar olamadım. ‘Alıcı kuşlar konup kalkar kafamın içine’ derdi. Alıcı kuşları kovamadım.
Reklam
Bizi mutlu ya da mutsuz kılan, olaylar değil, onları algılama biçimimizdir. … Bizim mutluluğumuzu ya da mutsuzluğumuzu belirleyen şey hakikat değildir. Bizler tasavvur eder, kanaat sahibi olur sonucunda da mutluluğa ya da mutsuzluğa ulaşırız.
Sayfa 285Kitabı okudu
Gazali, aslını bilmeden ve araştırmadan, işittiği her şeyi onaylayan kimsenin normal yapıda olmadığını söyleyip; böylelerinin tedavisinin de güç olacağını sözlerine ekler.

Reader Follow Recommendations

See All
Bilmek her şeyi sona erdirir. Asıl çekici olan, bilmemektir. Puslu olması, her şeyi olduğundan da güzel yapar.
Tarih çok az insanın “yaptığı”, geri kalanların da tarla sürdüğü veya su kovaları taşıdığı bir şeydir.
Sayfa 113Kitabı okudu
Reklam
Doğrusu, dünyada rahat yaşamak için aptal olmak lazım. Fakat aptal olmaktansa biraz daha rahatsız yaşamak daha iyidir bence.
Doğruluğundan emin olduğum düşüncelerin hayat karşısında paramparça olduğunu görmek çok yıpratıcı.
Kimsesizlik korkunç bir şey. Annen baban yoksa çocukluk korkunç bir şey.
Uçma zamanı gelince uçması gerekirmiş. Kuşlar tutsak yaşayamazlarmış. Ya çocuklar, İnci? Onlar tutsak yaşayabilirler mi?
Reklam
Bazen gözümüzü kapıdaki deliğe uydurup akşam göğüne bakmaya çalışıyoruz. Bir yıldız görebiliyoruz ara sıra ama çok minik görünüyor. “Bizim göğümüzün yalnızca gündüzü var. Senin göğünde akşam oluyor mu İnci?”
Bireyler de toplumlar da, zor zamanlarında doğaüstü güçlere daha çok sığınmaya, yaşam koşulları iyileştikçe doğaüstü güçleri daha az hatırlamaya meyillidir.
Bilgiyi hayatı kalitelileştirecek bir şey gibi değil de, şık ortamlarda kullanılabilecek bir statü objesi ve hatta daha da kötüsü bir başkasının üzerinde tahakküm kurmaya yarayacak bir silah gibi gören bu zihniyetin, özgün çıkarımlar ve kapsamlı analizler yapmaya ya da başka bir ifadeyle entellektüel yolculuğumuza lezzet katmaya gücü yetmeyecektir.
Sayfa 249Kitabı okudu
İsterse bir kişi hariç insanlığın tamamı aynı görüşte olsun, tüm insanlığın o kişiyi susturmaktaki haklılığı, tek kişinin gücü ele geçirdiğinde insanlığı susturmasındaki haklılık kadardır.
-..Ama anıların nasıl olduğunu bilirsiniz. -Nasıl olurlar? -Aldatıcı. Bazen zaman ve hafıza bazı şeyleri değiştiriyor.
Sayfa 196Kitabı okudu
“Kendi adımlarımdan doğan adımlar, beni uçurumun kenarına kadar götürüyor.”
Reklam
İki âlem vardır: İlki varlık âlemi, ikincisi mana âlemi. Varlık âlemi gündüz gibidir, olanı biteni açıkça görürsün, kendini kolayca ele verir. Mana âlemi ise gece gibidir, onu bulmak için mutlaka gönül ışığını yakman gerekir.
Sayfa 102Kitabı okudu
Herkes birbirine olduğunca yakın olmaya çaba harcarken diğer yandan kendini tümüyle yalnız hisseder, tek başınalığın her zamanki sonucu olan derin bir güvensizlik huzursuzluk ve suçluluk duygusuna gömülür.
Sayfa 106Kitabı okudu
Düşüncenin varacağı en yüksek nokta hiçbir şey bilmediğimizi bilmektir. Bilmek va hâla bilmediğimizi düşünmek en yüce hünerdir. Bilmediğimiz halde bildiğimizi sanmak ise hastalıktır.
Yoksulun zenginden daha fazla verme eğilimi taşıdığını hep biliriz. Ama belli bir noktanın ötesinde yoksulluk vermeyi olanaksız kılmaktadır. Bu durum kişiye sadece doğrudan acılar verdiği için değil, aynı zamanda yoksulun elinden verme sevincini aldığı için de onur kırıcıdır.
“Bildiklerimiz dışında bir şey öğrenemeyeceğiz. Tanıdıklara sormasam da olur. Nesi olduğunu, kendi hayatına nasıl dayandığını, manen ölüp ölmediğini veya içinde hayat kıvılcımının parlayıp parlamadığını bir yabancı bilemez ki.”
Sayfa 627Kitabı okudu
Reklam
Canlı, heyecanlı bir zihnin arayışları bazen yaşamsal sınırları aşar; elbette cevap bulamaz, böyle olunca üzülür insan. Hayattan geçici bir memnuniyetsizlik duymaya başlar. Hayatı, sırrı için sorguya çeken ruhun kaderidir bu.
Sayfa 620Kitabı okudu
Canını vermeni neden isteyeyim? Sadece ne gerekiyorsa onu yap. Yapılması gereken asıl şeyleri yapmamak için yerine getirilmesi mümkün olmayan gereksiz fedakarlıkları teklif etmek kurnaz insanların oyunu.
Sayfa 471Kitabı okudu
“Vücudunuzda büyük bir güç harekete geçtiğinde çevrenizdeki hayat da harekete geçer. O andan itibaren daha önce gözünüze görünmeyen şeyleri görmeye ve algılamaya başlayacak, daha önce size kendilerini açık etmeyen sinirlerinizin müziğini, toprağın sesini, çimenlerin nasıl büyüdüğünü işiteceksiniz.”
Sayfa 318Kitabı okudu
“Ne için yaşadığını bilmezse insan, öylesine yaşar gider günler boyunca. Bir gün daha geride kaldığı için hava karardığı için mutluluk duyar.”
Sayfa 314Kitabı okudu