İnsanların her zaman annelerinin onları dünyaya getirdiği zaman doğmadıkları, yaşamın onları bir kez daha, hem de sık sık kendi kendilerinden doğmaya zorladığı düşüncesine kaptırdı kendini.
Her şeye karşın, yüreğin belleğinin kötü anıları sildiğini, iyileri büyüttüğünü, geçmişe katlanmayı bu hile sayesinde başardığımızı bilmeyecek kadar gençti daha.
İnsanı hayrete düşüren bir cesaret örneğidir bir insanın bir insanı karşılıksız sevmesi. Düşünsene sen aynı kaldırımda ıslanmak için yağmur duası ediyorsun, o şemsiyesiz gezmiyor...
"Eğer babam beni sevseydi belki daha iyi bir çocuk olmazdım ama en azından güzel bir Adana dürümünün içine marul konulmasından nefret ederdim, babamdan değil."
"Çok erken yaşlarda fark ettim aslında prens olabilmek için sadece beyaz bir ata ihtiyaç duyulduğunu eğer paranız varsa bunu yetmişiniz de bile yapabilirsiniz. Prensesler de satılıktır tıpkı atlar gibi."