Havasından mıdır suyundan mı bilinmez, üzerinde yaşadığımız topraklar, tıpki yüz otuz iki yıl öncesinde olduğu gibi, Sabahattin Ali'nin döneminde de, bugün de, aklın peşinde koşan evlatlarını yok etmeyi sürdürüyor.
Ne yazık!!!
Bir hayatım daha olsa korkmadan dokunmak için yaşardım onu. Bir keklik beslerdim ellerimle varsın uçsun sonunda. Bir çiçek büyütürdüm varsın solsun sonunda. Bir omuz ısıtırdım varsın gitsin sonunda. Dokunurdum. Ben eriyene dek , o eriyene dek , biz hiçleşip karışıncaya dek bu derin boşluğa dokunurdum. Ama yok bir hayatım daha. Bir hayat daha yok
İçimde söylemek için attığım öyle çok şey var ki...Bazen tüm dünya, tüm hayat, kısacası içimi mesken tutmuş olan her şey sözcüleri olmam için yalvarıyormuş gibi geliyor bana.Hissetttiğim şey çok büyük ama bunu kelimelere dökmek istediğimde bir çocuk gibi kekelemeye başlıyorum.