Şakacı bir tonda gevezelik edip sonra hiçbir şey olmamış gibi bir edayla, bir daha görüşmemek üzere ayrılacağız. "Görüşmek üzere" son yalanımız olacak. (F. BEIGBEDER / Aşkın Ömrü Üç Yıldır)
Yapacağımız her hareketten önce ciddi olarak düşünmeye başlasak, vereceği sonuçları önceden kestirmeye çalışsak, önce kesin sonuçları, sonra muhtemel sonuçları, sonra rastlantısal sonuçları, daha sonra da ortaya çıkması düşünülebilecek sonuçları düşünmeye kalksak, bulunduğumuz yere çakılır, hangi yöne olursa olsun bir adım bile atamazdık. (JOSE SARAMAGO / Körlük)
Hikmet, elindeki kağıdı uzattı: "Kendinizi bu akışa bırakın albayım. Zaten kaç kişi kaldık şurada: Bakın, insanlık da öldü." (OĞUZ ATAY / Tehlikeli Oyunlar)
Babamın ‘sen artık büyüdün kendine de bir rakı koy’ dediği akşam geldi aklıma. Biraz daha büyümüştüm. Hayatı ve dünyayı sek içecek kadar! İlk dakikalar biraz başım döndü ama sonra alıştım. Suratıma çakırkeyif bir gülümseme yerleşti. Aldığım her nefeste beynim uyuştu. Yürürken ses çıkaran aklımdaki düşünceler, parmaklarımın üzerinde balerinler gibi uçmaya başladılar. Başlamıştı hayat sarhoşluğu. Elbet bunun da koması vardır. Ben ona da girerim. Kalmam üç beş kadehte. Boş şişeleri duvara fırlattığım gibi dibini görmeden bırakmam hayatı da! Ve nefesimi tuttum. En derine, en dibe inebilmek için. Bıraktım kendimi hayat okyanusuna. Beni dibe çeken zihnimin ağırlığıydı. Ve dibe daha çok var. Ama gidiyorum. Yavaş yavaş. Ayaklarına beton dökülmüş bir mafya kurbanı gibi… En derine. Dünya yuvarlak. Hayat da öyle. En derini aynı zamanda en yükseğidir hayatın. Nereden baktığına bağlı. Nerede doğduğuna. Doğduğun yerden ne kadar uzaklaştığına bağlı. Elindeki şişede ne kadar hayat kaldığına bağlı…
Kadınlar çoğunlukla cinsellik yaşadıkları bir erkekle özel bir bağlılık arayışı içine girerken , aynı durum erkekler için her zaman geçerli olmayabiliyor .