Kamile ERYÜREK
Kamile ERYÜREK
@Kamileeryurek
26 March
114 reader point
Joined on April 2020
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Kumarbaz
Bu kitap hakkındaki yazıma klasik olan bir sözle başlamak istiyorum. Dostoyevski, kitabı yayınevinin telif hakları sebebiyle yaptığı tehditlerden dolayı 25 gün gibi kısa bir sürede yazmıştır. Kitapta kadın karakterler güçlü, erkek karakterler ise hep aciz ve silik durumdadır. Bu kadar kısa sürede böyle bir eser yazan Dostoyevski’ye hayranlığım yine artmıştır. Kim bilir belki uzun bir sürede yazılmış olsa ortaya Suç ve Ceza gibi bir yapıtta çıkabilirdi. Ayrıca kitap için herkes Dostoyevski kumar bağımlılığını aktarmış diyor ancak Suç ve Ceza’da Dostoyevski’nin adam öldürmediğini var sayarsak (umarım öldürmemiştir bir katilin bakış açısını da nasıl aktardığını gördük. Kendisine bir kez daha sonsuz saygılarımı sunuyorum.
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Türk edebiyatındaki “insan ruhunun derinliklerinde ve labirentlerinde dolaşan” ilk roman olan Dokuzuncu Hariciye Koğuşu, bir oturuşta bitirebilecek gibi görünen ama muhteşem bir psikoloji gerektiren bir kitap. Kitabı okurken ümitsizliğin ve korkunun işlenişi beni oldukça etkilediğinden, mutlaka yazardan izler taşıyor diye düşündüm. İlk olması açısından halihazırda önemli yeri olan bu kitap ayrıca oldukça etkileyici ve okunması açısından akıcı olduğundan öneriyorum.
Beyaz Zambaklar Ülkesinde
Bir insanın vatanı için atacağı en küçük adımın, ülkesinin geleceğini değiştirebileceğine kanıt olan harika bir anlatımdı. Petrov, değişimi başlatmak için önce ona inanmamızın daha sonra bu uğurda yılmadan, azimle ve hevesle çalışıp önce kendimizi daha sonra halkımızı bu değişim ve dönüşümün bir parçası haline getirmek için çabalamamızın vurgusunu yapıyor. Petrov’un üzerinde durduğu bir diğer konu ise halkın sıkıntılar içindeyken yöneticisini suçlaması üzerine yaptığı aktarımlardı. Beyaz Zambaklar Ülkesinde eseri; yoksulluğa, imkânsızlığa ve zorlu hava koşullarına karşın aydınları, din adamları, doktorları, öğretmenleri kısacası halkının birlik, beraberliğiyle bir zamanlar bataklıklar ve kayalıkların ülkesi olan Finlandiya’yı verdikleri mücadele ile eğitim, tarım ve ekonomi başta olmak üzere birçok yönden kalkındırarak, gelişmiş ülkeler arasında yer almasını sağlamışlardır. Gerek ülke olarak gerek bireysel olarak hangi durumda olursak olalım, karşılaştığımız olumsuz durumların bizi yıkmasına izin vermeden, dayanışma içinde mücadele etmeye devam etmeli, gelişime, dönüşüme ve yeniliğe açık olmalıyız. Kısacası; attığımız her adımla çevremize ışık saçmaya ve aydınlatmaya devam etmeliyiz!
