Barış Kahraman

652 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 günde okudu
Eski Uygarlıkların Şiirleri
Eski Uygarlıkların ŞiirleriTalat Halman
8.5/10 · 24 okunma
Reklam
İLLETİN BAŞLANGICI
Allak bullak olduk yabancılar gelince. İğrenç şeylerle geldiler... İlletimiz de onlar yüzünden başladı. İşlerin rast gittiği günler bitti. Sağduyu kalmadı bizlerde. Gözlerimizin görmez olduğu, Utanç içinde yaşadığımız şu günler Sona erince her şey anlaşılacak.
Sayfa 645 - ORTA VE GÜNEY AMERİKA (Meksika / Maya / Aztek / İnka / Peru)Kitabı okudu
Bir de pek derin bir Zaman yanılsaması vardır, ondan hangimiz kurtulabilmiş, ya da düşüncelerin birbiri ardına sıralanışı gibi görünenin aslında bütünlerin nedensel dizilere dağılımı olduğu hükmüne varabilmiştir?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Caesar gibi Napoleon'un da entelektüel bir yanı vardır; askerlerin, kaptanların, demiryolu şeflerinin en iyileri görevleri başında değilken belirli bir yumuşaklık takınırlar; ve bu, yanılsamaların varlığına dair iyi niyetli bir itiraftır.
Hoşumuza gider orada burada deliyi göstermek -sanki bunun istisnası varmış gibi. Kütüphanesindeki alimin deliden bir farkı yoktur. Hayatı boyunca sayısız konuşma ve münazara dinlemiş, pek çok şiir ve sayısız kitap okumuş, pek çok dehayla sohbet etmiş olan ben, hala yeni okuduğum her sayfanın kurbanı oluyorum: Marmaduke, Hugh, Moosehead24 veya başka biri yeni bir tarz veya anlatım geliştirdiğinde, tüm dünyanın daha önce düşünmemiş olduğum o renge bürünmesi halinde daha yürekli ve doğru kılınabileceği hayaline kapılıyorum.
24 Marmaduke, Hugh, Moosehead: Emerson'ın türettiği uydurma yazar ve düşünür adları.Kitabı okudu
Reklam
Çocukların güzelliği ve mutluluğunda öyle bir haz buluyoruz ki yerinden çıkacak gibi oluyor yürek.
D'Alembert13 nükteli ama hayli keskin bir dille, "Pusluluk hali sinir bozucudur, çünkü bizi tüm şeyleri o an oldukları gibi görmek zorunda bırakır" demiştir.14 13 Jean-Baptiste le Rond d'Alembert (1717-1783) : Filozof, fizikçi, matematikçi, müzik kuramcısı. Diderot ile birlikte Ansiklopedi derleyicisidir. 14 Orijinal metinde ifadenin Fransızcası geçiyor: Un etat de vapeur etait un etat bien facheux, parce qu'il nous faisait voir les choses comme elles sont. Bir başka deyişle, "Pusluluk bize tüm şeyleri puslu gösterir ve onları o halleriyle almak zorunda kalırız, aslında ne olduklarını bilmeyiz".
Kahkaha gazı gibi tatlıdır yaşam: Buz gibi gölün üzerinde gün boyu yağmurda ıslanan balıkçı, demiryolu kavşağındaki makasçı, tarladaki çiftçi, pirinç bataklığındaki siyah adam, sokaktaki züppe, ormandaki avcı, jüri huzurundaki avukat, balodaki dilber -bunların hepsi uğraşılarına, kaynağını aslında kendilerinden alan belirli bir keyif atfederler.
Şairin övmeye doyamadığı, güzellikteki o ulu güçtür50 -dingin ve kararlı çizgiler içerisinde, sınırsız ve kutsal olandır: Kendi gökkubbesinde tüm bilgeliği ve gücü saklayan Güzellik'tir. 50 Orijinal metinde Latincesi de verilmiş: Vis superba formae. Bu, Erasmus'un arkadaşı olan hümanist şair Johannes Secundus'un (1511 -1536) bir ifadesidir.
Sayfa 239Kitabı okudu
Proclus, güzellik için, "biçimlerin ışığında yüzer" der.
Reklam
Bir Yunan epigramı, aşkın gücünün güzelin çekiciliğinde değil, benzeri bir arzuyu çirkinin alevlendirmesinde görünür olduğunu söyler. Dahası, güzel bir kadın yüzünden hayata küsmüş, demet demet çiçeklerin boşa döküldüğünü görmüş, giyim kuşama onca özen gösteren kadının en ufak bir duygusuzluğunun tüm güzelliği kıyafetlerin içinden çekip aldığını tecrübe etmiş olan huysuz, ihtiyar bir adama rastlarsak, bize çirkinliğin suretin çarpıklığına değil, cazibenin yokluğuna bağlı olduğunu anlatacaktır.
Kadınla konuşuyoruz, dinlenilmek istiyoruz; korkuyoruz onu yormaktan, böylece konuşmaktan tarz alışkanlığına geçen bir ifade rahatlığı kazanıyoruz.
Doğa kadının erkeği cezbetmesini ister, ne var ki onun yüzüne, "evet, cezbetmek istiyorum, ama şu an baktığım adamdan daha iyisini" der gibi duran bir miktar alaycılığı da genelde pek ustaca işler.
Nasıl ki flütün sesi kağnı gıcırtısından çok daha uzaklara ulaşırsa, güzel biçim de insanın hayal gücünü okşar ve sonsuz defa kopyalanıp yeniden yaratılır.
Güzel sanatlarda hiçbir şey gelişigüzel değildir; her şey onları yaratan halkların içgüdüsünden kaynağını alır.
6,6bin öğeden 46 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.