katre

Stokman o canlı, özlü üslubuyla, kapitalist devletler arasındaki pazar ve sömürge mücadelesini anlattı. Sözlerini bitirdiği zaman İvan Alekseyeviç öfkeyle sordu : "peki ama biz necilik oluyoruz?" Stokman gülümseyerek, "Başkaları kafayı çekecek, ama sizin başlarınız ağrıyacak," dedi.
Sayfa 235Kitabı okudu
Reklam
Stokman, grubun ruhuydu ve dosdoğru, sadece kendisinin iyice anlayabildiği bir amaca ulaşmaya çalışıyordu. Anlayışı kıt, kavrayışı zayıf, basit kafaların içine bir ağaç kurdu gibi işliyor, bu kafaların içine, var olan sisteme karşı öfke ve nefret tohumları ekiyordu. Başlangıçta hançer gibi soğuk bir güvensizlikle karşılaştı, ama o yılacak takımından değildi. Nasıl olsa bu da zamanla giderilirdi.
Sayfa 199Kitabı okudu
Yüzyıllar önce işgüzar bir el Kazak topraklarına sınıfsal nefretin tohumlarını ekmiş, bu tohumları gözü gibi yetiştirmiş ve tohumlar bol meyve vermişti. Kazaklar'la Ukrayna ve Rusya'dan yeni gelenler arasında çıkan bu gibi arbedelerde sel gibi kan dökülüyordu.
Sayfa 180Kitabı okudu

Reader Follow Recommendations

See All
Zaten Kazaklar, canlı, neşeli, şakacı insanlardır. Üçü beşi bir araya gelince hemen şarkıya, dansa başlarlar. Islıkları kahkahalar, kahkahaları çığlıklar kovalar. Bozkır şarkıları hem neşeli hem içlidir. Yüreklerde hem sevinç hem sızı uyandırır. Bu yüzden bu şarkılarda her zaman bir aşırılık sezilir. Bir dinleyen bir daha unutamaz onları.
"Seni niye kırbaçladılar?" Kızılderili başını salladı. "Sorduğun soru pek zekice değil." dedi. "Bana iradelerini kabul ettirebilmek için kırbaçladılar ve sırtım iyileştiğinde, aynı şeyi tekrar deneyecekler. Beni bir nesne haline getirmek istiyorlar, diğer herkesi nesneleştirdikleri gibi. Mızrağıma, bir arzusu olup olmadığını sorabilir miydim? Hayır, eğer bana itaat etmek istemezse, onu kırar ve kendime yeni bir tane yapardım. Onların derdi, irademin, istedikleri gibi kullanacakları bir alet haline gelmesi. "
Sayfa 154Kitabı okudu
Reklam
Reklam
31 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.