... bugün Kur'an-ı Kerim 'in ilâhî ifadeleri beşeriyetin kulaklarına çarpıp durmaktadır. İnsanlığı bir kardeşlik, bir selamet ve mutluluk üzere toplamaya çağırmaktadır.
... şüphe yok ki, kendi varlığını ve sorumluluğunu yitirmedikçe, hiç kimse, Allah'a iman inancından, bir yaratıcının var olduğu düşüncesinden asla yoksun olamaz.
Herkesin imana ihtiyacı vardı ona göre ve imanı olmayanlar karanlıkta yol bulmaya çalışan ama bir türlü doğru yolu kestiremeyen körler gibiydi. İnsanları en kötü anlarında bile işte bu iman ve inanç ayakta tutuyordu...
Eğer iman vesikası olmazsa ve beratı ve senedi olan itikadı sağlam bir surette elde etmezse, o davayı kaybeder. Acaba bu kaybettiği şeyin yerini hangi şey doldurabilir?
Eski, çok eski demlerde, bir gün, Allah'ın Resulü Kabe'ye girmek istiyor. Anahtar yine Osman'da...
-Ver şu anahtarı, Osman ; Kabe'ye gireceğim.
Osman acı hakaret tavırlarıyla reddediyor.
-Osman, bir gün bu anahtarı benim elimde göreceksin! O zaman ben onu dilediğime teslim edeceğim.
Osman kahkahalarla gülüyor :
- O zaman Kureyş'in düşmesi ve alçalması lazım...
- Hayır, Osman; o zaman Kureyş'in yükselmesi ve aziz olması lazım...