Korku, çoğu zaman insanın yüreğinin en derininde saklanmış sadece kendini göstermek için zamanını bekleyen bir duygudan öteye geçmiyor. Ve öyle bir duygu ki bazen farkında olmadan sadece hayatın akışına tutularak kaybettiğimiz tüm benliğimizi bize geri getiriyor.
Kayıbız, eksiğiz ve bazen biz bile biz değiliz. Hata yapmayana kadar yüzleşmediğimiz bu duygunun, hata yapınca çarptığı tokat sayesinde cezalandırıyoruz. Ama biliyor musunuz bizi cezalandıran hatamızın sonucu değil, bizi cezalandıran KORKU hissiyatı. Yakalanma, yargılanma, kaybetme...
Bu korkular sayesinde dönüyoruz tüm gerçeğe ve bence en çokta kendimize. Bizi kendimize getiren şey ne acı bir hissiyat halbuki..
Bu kitap tam da bu işte.
Korkunun sonucu olarak, o ana kadar yaptığı hatanın bile hata olduğunu fark etmeyecek kadar kendini kaptırması ve sonrasında asıl benliğine acı çeke çeke dönmesi bir kadının...
Korku insanın aklını yitirmesine bile sebep olur. Böyle derin ve farklı..