Nurşah

Nurşah
@Kifayetsizmuhteris
Biz zannediyoruz ki insan ölünce çürümeye başlıyor...Doğru değil!.. İnsan doğduğu andan itibaren çürümeye başlıyor..
Hafız
Bu şehr-i sitanbul ki bî-mislü behadır, bir sengine yekpare acem mülkü fedadır.
İstanbul, 16 Ekim
128 okur puanı
Temmuz 2019 tarihinde katıldı
160 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın içeriğiyle isim uyumu harika. Huzursuzluğu iliklerinize kadar hissediyorsunuz.Kitap bana birçok şey kattı.Ezidiler hakkında fikir sahibi oldum ve daha pek çok şey öğrendim. Fakat anlatıcının ateist olması ve bazı yerlerde dinler arası diyolog hissi beni rahatsız etti.Belki de kastettigim yerde anlatılmak istenen sadece , farklı
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2017100,1bin okunma
Reklam
115 syf.
·
Puan vermedi
*Spoiler İçerir*
Musafa Kutlu'nun okuduğum ilk kitabıydı.Kitapta Bulgaristan göçmeni Ali ve oğlunun hikayesi anlatılmış.Bulgaryalı Ali zamanında oğlunun annesini -dillere destan olacak şekilde-kaçırdığı için hiçbir yerde uzun soluklu kalamamışlar. O şehir senin bu köy benim senelerce dolaşıp durmuşlar. Bulgaryalı Ali güler yüzlü, duygusal, iş bitiren bir adam ; her mahalde hayata tutunmayı başarmış.Ancak gördüğü haksızlıklar , zorbalıklar sebebiyle bulunduğu yerden ayrılmak zorunda kalmış . (Yalnız adam her ayrıldığı yerden destansı biçimde ayrılıyor ) Bu hikayede sadece Bulgaryalı Ali ve oğlunun değil onlara dokunan hayatların da hikayesini okuyacaksınız. Kitapta yer alan karakterlerin tren vagonunda yaşıyor olması bana hayatın bir yolculuk olduğunu hatırlatıyor. Tabi bu durumda hepimiz birer yolcuyuz. Bazen duraklarda karşılaşıyoruz, bir müddet birbirimize refakat ediyoruz sonra vakti gelince yollar ayrılıyor.Herkes bir yere gidiyor ve herkesin yolu farklı . Bizi terk etmeyen tek yol arkadaşımız; sevinçler, üzüntüler, aşklar ve fedakarlıklar yani hatıralarımız oluyor. Mustafa Kutlu'nun yaptığı betimlemelerle sizde bu yolculukta Bulgaryalı Ali'ye yoldaşlık edeceksiniz.Baba ve oğulun aynı kaderi paylaşan kısır döngüsünü okuyacaksınız...
Uzun Hikâye
Uzun HikâyeMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 200536,5bin okunma