Kırmak; uzaklaştırmak, ötekileştirmek, umursamamak; kendisine zarar vermektir. Bir başka bakış açısına göre de, kendisine zarar verdiğinin farkında olmamaktır. Kırarsanız, kırılan daha çok siz olursunuz. Aynı zamanda, insanlara karşı alıngan ve buluttan nem kapanlar, kuşun kanadından rüzgârı toplar ve birilerinin gönlünde fırtına oluştururlar. Kırılmak için bahane aramak, nasıl yaşanacağını bilmemek ve karşısındaki insanları da şaşırtmak demektir.
Hoşgörünün ılıman ikliminden, alınganlığın ve kırılganlığın kutuplarına göç edenler, kırılmamak gibi hem erdem hem sanat olan bir değerden kendilerini yoksun bırakarak, ne yazık ki yoksulluğu kuşanırlar.