Benim yasını tuttuğum tek aşk;
O kuvvetli bağı sonsuza taşıyıp yaşayamamaktan doğan özleme sarılı.
O kişi hiç var olmadı. Hiç karşıma çıkmadı. Mümkün olan özel bir bağ var biliyorum. Sadece yaşanamadı.
Yaşanmamış bir aşkın özlemine yas tutuyorum.
Birini sevdiğinde sen ona nefes, o sana herkes oluyorsa; içinden vedalaş onunla... Yokluğunla baş başa bırak onu. Yokluğunla tanışması için fırsat ver... Yine mi anlamadı. Bırak herkeste seni arasın... Aramadı mı? Rahatla. İlla ki bir sohbette fark edecek seni zihni... Dalacak gözleri. Donacak bir an zaman. Tam orası yokluğunla tanıştığı yer olacak.
Sen hiç merak etme. Yokluğunla tanışmayan kimse, içindeki seni gerçekten tanımamıştır.
youtube.com/watch?v=rkDrgJq...
“Kuşlar içimden düşümden uçmuş
Yani derinden derinden
Dostlar kafamdan yaşamdan kaçmış
Yani derinden derinden
Aşklar savaşlar şiirden çıkmış
Yani derinden derinden
Putlar ikonlar evimde belirmiş
Yani derinden derinden
Kimiz biz?
Kiminin art niyeti, kimininse iyi niyeti mi?
Bunlar mı sapaklarımızda saplanıp kaldıklarımız?
Hayır...
Bir zamanlar bu oyunu yeterince oynadım.
Kimsenin niyeti benim sapaklarımın tabelası değil artık.