muhabbetullah, sünnet-i seniyyenin ittibânı istilzam edip intâc ediyor.
ne mutlu o kimseye ki, sünnet-i seniyyeye ittibâından hissesi ziyade ola.
veyl o kimseye ki, sünneti seniyyeyi takdir etmeyip bid’alara giriyor.
askerî fetihten evvel mekke ahlaken fethedilmişti. bu nedenle fetih senesinde kılıçlar kınından çekilmemiş, mekke’nin kapıları hz. peygambere hiç korkmadan ve intikam alınacağı endişesine kapılmadan ardına kadar açılmıştı.
ve ikindiden sonra kur’an-ı kerim okunurdu evde. bütün evi o mânevî hava kaplardı. mağfiret havası.
baba kur’an okur, anne yemek hazırlardı. iki nimet birbirine kavuşur, karışırdı âdeta. sonra annenin kur’an okuması sırası gelirdi. araya sıkışmış çok özel bir vakit gibi.
babanın bütün evi okuması gibiydi. annenin okuması ise mahrem.