Yitirdiğimiz dostların anısı, çok eski bir şarabın acılığı gibi, mayhoş elmalar gibi hoşumuza gider.
Kadehime eski Falernum şarabı döken çocuk,
Daha acısından getir bana.
Ressamlardan öğreniyoruz ki ağlarken ve gülerken yüzümüzde beliren çizgiler ve hareketler aynıymış.
Reader Follow Recommendations
Gülme son sınırına varınca gözyaşlarıyla karışır.
Kendi kendime günahlarımı açarken görüyorum ki, en iyi huylarımla bile kötüye çalan bir yan var.
En sağlam bildiği doğruluğu iyi yoklasaydı, ki herhalde yoklamıştır, bu doğrulukta insanın karışık yapısından gelen bir bozukluk bulurdu.
İnsan her bakımdan ve her yönden yamalı, alaca bulacadır.
Adaletin yasalarında bile mutlaka adaletsiz bir taraf vardır.
Örnek olsun diye verilen her cezada kamunun yararına ve bireyin zararına bir adaletsizlik vardır.
Derin bir anlayış bizi fazla inceliğe ve fazla meraka götürür.
Birbirine zıt birçok parlak düşüceler ve biçimler içinde insan kendini kaybeder.
Zıt düşünceleri çevire çevire zihinleri sersemleşti.
Her işin bütün koşullarını ve sonuçlarını arayıp hesaplayan adam karar vermekte güçlük çeker; orta bir kafa da işleri görür, büyük küçük bütün girişimlere yeter.
En iyi işçiler nasıl iş gördüklerini söylemekten aciz kimselerdir.
undefinedKitabı okudu
Bilim iyi olmasına iyi bir ilaçtır ama hiçbir ilaç saklandığı kabın pisliğiyle değişip bozulmayacak kadar zorlu değildir.
Bir filozofu, ince ve çelik tellerden örülmüş sağlam bir kafes içine koysalar ve kafesi Paris' in Notre - Dame katedralinin kulelerinden birinin tepesine assalar filozof akıl yoluyla oradan düşmesi tehlikesi olmadığını açıkça bilecek, ama yine de bu kadar yükseklerden aşağı bakar bakmaz korkuyla ürpermekten kendini alamayacaktır.