Gecenin karanlığında ağaçların soluk alıp vermesini dinliyorum. Göremediklerim görmeme yardımcı oluyor, üstü örtülmüş hisleri en çok da bu saatte fark ediyorum. Bir nehirse tüm varlığım ve akıyorsa böyle coşkun, veya kaynağın ta kendisiysem; ufak taşlara takılmadan veya rengimi bulandırmadan teslim oluyorsam akışa, önemsiz, bir damlam bile olamayacak varlıklara kendimi kanıtlamadan, öyle asil, öyle sessiz adımlarla ilerleyebiliyorsam.
Hep kusursuz olmak mükemmel görünmek istedim .Delice çabalar sarf ettim gözümün altındaki morluklar,bir türlü hoşnut olmadığım bedenim ve binlercesi için.Aynaya baktım sonra insanların güzellik dediği şeyi düşündüm gittikçe yaklaşıyordum güzel olmaya aslında.Mutlumuydum peki ? Mutlumuydum aynadaki gördüğüm bedenden ,boş gözlerden ? Kusurlarımın farkındayım yinede seviyorum bu görünümü
diyip avutuyordum kendimi gerçekten görünümümden hoşnut olduğuma kendimi bile inandirmistim belki de şimdi düşününce anlıyorum ki gözümde büyüttüğüm kusur sandığım şeyler beni ben yapan şeylermiş neden onları yok etmemizi istiyorlar neden klonlanmış mükemmel kusursuz estetik bebekleri haline gelmemizi istiyorlar?
"Hiç kimsenin ilgisine ihtiyaç duymadığın gün olgunlaşırsın, Hiç kimseden beklentiye girmediğin gün yara almazsın. Hiç kimseye bağımlı kalmazsan kazanırsın."
“Umudumu yitirdiğimde doğruluk ve sevgi yolunun tarih boyunca daima kazandığını hatırlarım. Zorbalar ve katiller hep vardır ve bir süre için yenilmez görünebilirler ama sonunda daima yenilirler. Daima!”