Umut Akbulut

Ölüm herkesin başına gelir ama her insan ölümü farklı bir şekilde yaşar, herkes kendi çevresinin içinde ölür.
Reklam
“Şer şerdir, Stregobor, ” dedi Witcher ciddi bir ifadeyle ve ayağa kalktı. “Daha büyükmüş, daha küçükmüş, ikisinin arasıymış, hepsi aynı; orantılar görecelidir, aralarındaki sınırlar siliktir. Ben aziz mertebesinde biri değilim, yaşamım boyunca yalnızca iyi şeyler yapmadım. Ama kötülük arasında seçim yapmam gerektiği zamanlar, hiç seçmemeyi yeğlerim.
“Peki,” dedi genç adam, “Ne diyor Fuzulî?” “ ‘Dost aldırışsız, felek acımasız, devir kararsız / Dert çok, dert ortağı yok, düşman zorlu, talih güçsüz’ diyor.”

Reader Follow Recommendations

See All
Dünya üç beş bilgisizin elinde; Onlarca her bilgi kendilerinde. Üzülme; eşek eşeği beğenir: Hayır var sana kötü demelerinde.
Her insanın bir başkası için sonsuz bir muamma oluşu, üzerinde düşünülmesi gereken muazzam bir hakikattir.
Reklam
Ah şu belirsizlik, nasıl da eziyet ediyordu şimdi bana...
Ah, uzaktan nazik görünen aşk Nasıl da acımasız ve kaba denendiğinde!
Sabahları uyandığıma sevinemiyorum. Gecenin sıkıntısı, öğleye kadar sürdüğü için, sabahın verdiği diriliği yaşayamıyorum. Öğleden sonra da akşamın hüznü çöküyor.
Sayfa 595Kitabı okudu
Bilinç böyle korkak ediyor hepimizi: Düşüncenin soluk ışığı bulandırıyor Yürekten gelenin doğal rengini.
Hayatlarıyla yanlış olanların ölümleriyle doğru olmalarına imkân var mıdır?
Sayfa 202Kitabı okudu
Reklam
Muhakkak ki bütün insanların birer ruhu vardı, ama bir çoğu bunun farkında değildi ve gene farkında olmadan geldikleri yere gideceklerdi. Bu ruh ancak bir benzerini bulduğu zaman ve bize, bizim aklımıza, hesaplarımıza danışmaya lüzum bile görmeden, meydana çıkıyordu... Biz ancak o zaman sahiden yaşamaya -ruhumuzla yaşamaya- başlıyorduk.
“Sevmez olur muyum seni,” dedi çiçek. “Sevgimi anlamadınsa suç bende.”
Keşke herkes kendi içsel deliliğini bilse ve onunla birlikte yaşamayı öğrense.
Sayfa 142Kitabı okudu