-Onun için Hristiyan olmak, az ve güçsüz bir halde bile olunsa insanoğlunun yapabildiği kadarıyla Mesih'i tekrarlaması demektir.
-Peki, Mesih ne yapmıştır?
-Hastaları iyileştirmiş, güçsüzlere yardım etmiş, iyilik yapmış, kötülükten korumuştur.
Geriye döndüremediklerimizin en insafsızı zaman...
Zaman geçmişti, o hareketsiz, herkes için aynı, durağan yani, ne mutlu olanlar için daha yavaş ne de talihsizler için daha hızlı, olan ritmiyle akıp gidiyordu.
Yaptıklarımızın doğru olması tek başına yeterli mi? Eylemlerimizin biçimi, sunumu, üslubu, tarzı ve zamanlamasına dair hiçbir ölçü yok mu? "Ben doğruyu söylerim / yaparım, gerisi bebi ilgilendirmez!" diyebilir miyiz?
Kötü söylenmiş iyi şeyler, berbat yapılmış güzel İşler, israf edilmiş iletişim imkanları, kazanilabilecekken kaybedilen kalpler... Ne yazık ki, tüm bunlara fazlasıyla sahibiz.
Kur 'an'da, yapacağımız işin biçimine ve üslubuna dair iki önemli hatırlatma bulunuyor:
"Rabbinin yoluna güzel öğüt ve hikmetle çağır.." (Nahl, 125)
"Kullarıma söyle: Sözü en güzel biçimde / sözün en güzel biçimini söylesinler. Yoksa şeytan aralarını bozuverir..." ( İsra, 53)
Düşmanlarımızın bile onaylamak zorunda kalacağı sağlam bilgi kaynaklarına dönüşmek durumundayız. Bizden çıkan bilgiler ve haberler öylesine doğru ve kusursuz olmalı ki, "O söylediyse doğrudur." İfadesi kimliğimiz haline gelmeli.
Kafirler birbirilerinin dostları / müttefikleridir. Siz de bunu (kendi aranızda) sağlamazsanız, yeryüzünde fitne ve büyük bir bozulma meydana gelir. (Enfal, 73)
Hep öğrenmeye ve tanımaya aç bir zihinle yola çıkanlar, heybelerini ağzına kadar doldurmuş şekilde evlerine dönerler. "Tokların" ise, mideleri zaten dolmuştur.
Basit kelimesine "önemsiz" anlamını yüklemeye yatkın olan zihinlerimiz, bize bu noktada büyük bir oyun oynuyor aslında. Basit kelimesinin doğru anlamıyla "yapılması çok kolay" bir şeyi böylece kafamızda önemsizleştirince, basit dediğimiz şeyleri yapmıyor ve üstümüze vazife olmayan şeylerin peşinden koşarak ömrümüzü tüketiyoruz.
Eline geçen her şeyi plansız ve düzensiz okuyan insanlar, abur cuburla beslenen kişilere benzer. Programsız ve düzensiz okumanın sağlayacağı fayda, abur cuburun insan vücuduna sağladığı fayda kadardır.