MNR

Sabitlenmiş gönderi
olduğundan farklı bir kişi olmak istemezdim - bütün yoksunluklarımla, kusurlarımla, bozukluklarımla, ben benim... yaşamımda böyle olacaktı; zaten de, öyle oldu...
Sayfa 28 - SelKitabı okudu
Reklam
148 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Belki Bir Gün Uçarız
Belki Bir Gün UçarızAylin Balboa
8/10 · 1,901 reads

Reader Follow Recommendations

See All
Şubat
Ben bu içimin yankısı, ben bu içimin koruyla bu narı daha fazla taşıyamam. Düşecek ellerimden, dağılıp dökülecek odaları, dayanamam. Benden sana mevsimlerden anne, uykularımdan tüller, ömrümden ağrılar sızmıştır. Bu aşk bende bir imkânsızlık tasarımı gibi kaldı, kaldıramam. Adı Şubat olan bu şiirde kalbim uzun bir nehir gibi ağrıyor. İnat yumağım
sen şimdi oradan, eteğimdeki taşları çatlatan sözcükleri getir, yan yana getir.
Reklam
durup durup geçmesin aklından ağlamak dur, neden ağlıyorsun can’ım, yetmez mi ikimize bir sağanak…
KESİF SU
puslu ve sarı bir çin sabahı gibiyim bazen sağım solum kış, şehir, üstüne ay mavisi düşmüş bazen uzak nehir... dünya bana göre bazen, bazı zehir...
KIRIK ANAFOR
Kıraç, boz ve kurak bir boşluktayım kilimleri rüzgâra karşı astım ben burada sapların üstünde öğle uykusundayım dünya aşağıda dağlar uzakta ben küskünüm ama şu yamaç kadar ama rengarenk, rüzgârda kilimler ve harman sonu, yorgun yaprak, kaçkın keler. Üzerine akşamın kapandığı gölüm ben Bir kez hatıra ettim aşkı, bir daha etmem.
Kendimizi biricik sandığımız bu hayatta eninde sonunda birbirimize, bilhassa benzemekten en çok çekindiklerimize, babamıza ve annemize benzeyeceğimizi bilmek ne acı.
Sayfa 281Kitabı okudu
Sen hep gidecek bir yerin olmayışından, daha doğrusu gidecek cesareti bulamamaktan yakındın; ama bil ki asıl dönecek bir yerinin olmaması fecidir, çaresizliklerin en beteridir.
Sayfa 259Kitabı okudu
Reklam
"Bir zamanlar çocuk olduğumuzu unuttuğumuz gibi, çocukluğun neye benzediğini de hatırlamıyoruz değil mi Behiye? Çocukken ne çok şeyi düşünüp anlayabildiğimizi unutuyoruz. Biraz büyür büyümez, etrafımızdaki çocukları dertsiz tasasız mahlukatlar sanmaya başlıyoruz. Onlara dünyanın gamından uzak, aptal, mutlu, minik şeylermiş gibi davranıyoruz. Oysa dönüp bakmaya gücün yeterse, kendi çocukluğunu bir hatırlasana. Ömrümüzün en kırılgan, en zor günlerini orada geçirmedik mi? En çok o zaman incinmedik mi? Sevmeyi daha iyi bilmez miydik çocukken? Sevdiğimiz uğruna başka mutluluklardan vazgeçmeyi, sessiz bedeller ödemeyi... Bir çocuk her şeyi bilir Behiye, ama en çok incinmeyi ... Çocukluk kadar incitici bir şey var mı şu dünyada? Mutlu bir çocukluk olabilir mi?"
Sayfa 208Kitabı okudu
Hani bazı insanlar ömür boyu tek bir andan ibaret kalır ya içimizde.
Sayfa 197Kitabı okudu
Hayatın hakikatinden sıkılmış, marazlarını bahane edip mesuliyetlerinden sıyrılmış bir meczup gibi, vaktimin çoğunu kitaplara ve hayal kurmaya ayırıyordum. Böylece sadece anlamak istediğim insanları anlıyordum. İstemediğim kimseye hak vermem gerekmiyordu. Kızmak, gücenmek, öfkelenmek ve nefret etmek hürriyetimi gönlümce muhafaza ediyordum.
Sayfa 193Kitabı okudu
Çocukluk bahçemde takıldığım en büyük taş olduğunu bilmezmiş, ruhumda açtığın yarıkları görmezmiş gibi, dizimizi kanatan taşlardan, aynı bahçede aldığımız çocukluk yaralarından bahsetmişsin. Gitmeyip de burada kalsaydın başımıza gelebilecekleri yazmışsın ya, gülsem mi ağlasam mı karar veremedim. Hele beni sevdiğin için gittiğini okuyunca, zarafetine nasıl teşekkür edeceğimi bilemedim. Neden "Onu, seni sevdiğimden daha çok sevdim. Onsuz kalmaktansa, sensiz olmayı yeğledim" diyemiyorsun? Bu saatten sonra renkli nezaket balonlarının ardına saklanma, komik oluyorsun.
842 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.