Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

M.D.

M.D.
@MadeMind
Sıkı Okur
timeo hominem unius libri "not quite my tempo" eksisozluk.com/biri/kelimeleri...
Vatan sevgisi mi bu hergelelerde? hangi vatan sevgisi? sandalya, depo, fabrika, çiftlik, apartıman sevgisi. mülkünü, sermayesine al sandalyasını çek altından, heriflerde düşman toprağı olur vatan. bütün tarih boyunca bu böyle. Fransız İnkılabında ? düşman orduları rehber oldu asilzadeleri Fransa'yı ezmek Krallığı kurtarmak için...
Reklam
Ankara
Ve yepyeni bir şehir karşıdadır: Kibirli ve muzaffer inkar ederek varoşlarını bozkırın ortasında başıboş bir israfla peyda oluveren.
Şiir yazmak
Senin şiir yazdığın var mı? yalnız yazılanı güldür güldür okursunuz. ben gördüm nasıl yapıldığını bu işin, bahçıvanlıktan beter bir şey turfanda sebze yetiştirmekten bile zor. şiir yazarken dikkat ettin mi Celal'e, her seferinde sanki herif on beş yaşında kız olmuş da kıvrana kıvrana kemikleri açılıp çatırdayarak ağrılar içinde çocuk doğuruyor, sanki her seferinde dünyayı yaratıyor yeniden.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Tavşan korktuğu için kaçmaz kaçtığı için korkar."
Etimi yenmesi lazım kafamın. Ama insanda öyle mahrem bir an oluyor ki Kafasız bir vücutla kalıyor insan.
Reklam
Savaş çığırtkanlarına gelsin
Kalabalıktı peron. Nuri Cemil baktı kadife vagonun penceresinden: bir nefer duruyordu altında pencerenin Ahmet Onbaşı. bir fıkra mevzuu geldi Nuri Cemil'in aklına: "Harp meydanı bir demirci ocağıdır, Milletler çelikleşmek için geçmeli ordan..." diye yazacaktı. Halbuki kendisi bu ocaktan geçmemiş ve geçmeyecekti. Çünkü --güldü-- topaldı çok şükür.
Bence de...
Hayâsızın Öztürkçesi? Çağataycadan uydururlar yine. Bizim Türkçemizle "utanmaz", "sıkılmaz" desek? Hayır, Hayâsız'da çok daha çıplak, Daha yüzsüz bir şeyler var.
Onlar çoktan unuttular Kahredici hicabını yamalı donlarının.
"Ölmeyi isteyecek kadar çıldırmak için bugün bu dünyada öyle çok sebep var ki, insanları öyle kolay yeniyorlar ki, sahanlıkta kapının aralık kalışını, sadece bir kazayı, aklın kabul etmiyor." İsmail yalnız sonunu anladı bu uzun cümlenin, ve yalnız sonunu tasdik etti: - "Aklım kabul etmiyor usta..."
Reklam
Geldi bahar ayları...
Kırlarda böyle baharda böyle ikindi üzeri gökyüzünün aydınlığı bir sevda şarkısı gibi yumuşarken, ağaçların gölgeleri rahat ve serin toprakta başlarken uzamaya, daha genç daha şehvetli daha yeşil yaşarken kuşları, boynuzlu hayvanları ve böcekleriyle otlar, tembel ve bahtiyar sazan balıkları gibi kımıldanırken su birikintileri, bir saadetli hayıflanıştır insan yüreğinde bugünkü dünyada bulunmanın kederi.
Ali Kemal'in linci
Başladılar ölüyü bacağından sürümeye Yokuş aşağı, başı taşlara çarpıp gidiyor. Halkı kızdırmaya gelmez Bir sabreder, iki sabreder; Her ne ise... Böylece dolaştı İzmit şehrini Ali Kemal. Sonra dedim ya Astılar şu köprünün üstündeki dallara ölüsünü. Sonra ölüyü indirdiler Fakat gömleği mi donu mu ne İç çamaşırından bir şey Öteki dalda bir iki ay sallanıp durdu.
Gün olur daha derin daha geniş yara açar Kalemin düşmanlığı Mavzerin düşmanlığından.
Ölümün son meydan harbidir bu, zafer aşkın ve hayatındır...
165 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.