Erkan

148 syf.
·
Puan vermedi
Uzun zaman sonra okuduğum güzel bir eser oldu. Çevirisi harika ve yeni kelimeleri kelime hazineme kattım. Kitabımız siddhartha ve arkadaşı govindanın kendini arayış içindeki serüvenini akıcı bir dil ile konu alıyor. Siddhartha her şeyi geri de bırakarak kendisini bulmak için gerek şamanların yanında ders alıyor gerek kayıkçı oluyor gün geliyor ticarete atılıyor yeri geliyor bir hayat kadınından ders alıyor. Kendisi hep arayış içinde hep kendini bulma çabasında, içindeki eksik boşluğu doldurmanın peşinde. Ve umudunu kestiği bir beklentisi kalmadığı anda ise istediğine ulaşıyor, kendisini buluyor. Kitap bir çırpıda okunabilecek kadar kısa olsa da üzerine düşünülmesi gerekiyor. Bir iki yerde sen ne anlatıyor be abla dediğim oldu. Bu da kitabı tekrar okumak için bir bahanem sayılır :)Alt metinlerde ki anlamlar kaçırılmamalı. Ve bana göre kitabın olgunluk çağı sonlarına doğru. Altını çizdiğim kıymetli,ders niteliğinde çokça satır oldu. Bana simyacı kitabını anımsatmadı desem yalan olur :) tavsiyemdir
Siddhartha
SiddharthaHermann Hesse · Can Yayınları · 202038,3bin okunma
Reklam
182 syf.
·
Puan vermedi
Kitap gerçek bir yaşam öyküsünü ele alıyor. İntikam için dağlara çıkıp düzlüğe inmenin hayali ile yanıp tutuşan bir eşkiyanın hikayesi. Diğer eşkiyalardan farkı zenginden alıp fakire vermesi, ne kadar yoksul, evlenmemiş genç varsa yardım etmesi... Osmanlı’nın yargı dağıtmadığı yerde adalet dağıtması. Bundan ötürüdür ki insanlar Çakırcalıyı efeleri bilip bir dilekleri ihtiyaçları, adalete ihtiyaçları olduklarında Osmanlı yerine ona sığınırlar. Tabi bu durum Osmanlı için hoş değil sonuç olarak insanlar devlet diye Osmanlı’yı değil Efeyi dikkate alır. Her ne kadar peşine paşaları da gönderse bu durum sonuçsuz kalır. Halk efenin arkasında olduğu için toplanan istihbaratlarda boşa düşüyor. Kısacası güzel bir kitap okudum. Bu hayat Yaşar Kemal’in kalemiyle ölümsüzlüğe ulaşıyor.
Yaşar Kemal
Yaşar Kemal
Çakırcalı Efe
Çakırcalı EfeYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 20125,2bin okunma
202 syf.
·
Puan vermedi
Bu bir uyarı kitabıdır satırlarıyla karşılıyor bizi yazar. Televizyonun icadıyla beraber insanların kitap okumayı bırakıp sadece tv odaklı hale gelmesini eleştiriyor. Eskiden kimin evde olduğunu ışıklarının açık olmasından anlaşıldığı şimdiyse ışıklarının kapalı olmasıyla anlaşıldığını belirtiyor. Okuduğum 2. En iyi distopik kitap diyebilirim. Dili yalın, Ray derdini herkesin anlaması için oldukça sade tutmuş. Kitabın hayatımızdan çıkmasıyla oluşacakları, kitapsız bir toplumu konu edinmiş. Bu kitapta itfaiyeciler yangınları söndürmenin tam tersini yapıyor.. Yakıyor! Kurguya gelecek olursak bir itfaiyeci ayrıca ana karakterimiz olan montag Clarisse ile tanışıyor. Ufak çaplı sohbetin ardından ufak kızın aykırı sorularıyla içinde bulunduğu durumu sorgulamaya başlıyor. Ve Clarisse’in tek bir sorusu uykusunu kaçırmasına yetiyor.. Mutlu musun? Yaktıkları kitaplar, evler, evlerin içinde ki insanlar bir bir hatırına düşüyor. Akabinde yaktığı kitapları okumaya başlıyor. Ve devamında gelen olay örgüsü damakta nefis bir tat bırakıyor. Ve bize bir sorusu var. Neden kitaplarda ki şeylere ihtiyacımız var? O şiirlere,denemelere,öykülere.. cevabı kitapta. Okunması gereken nadide eserlerden. Okuyun…
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 202290,1bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
415 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın sonuna kadar adının neden Nietzsche Ağladığında olduğu merak etmiştim. Meğer anlamı bir uyanış,Doktor’un deyimiyle paslı kapıları açmak, yıllarca hapis olmuş duyguların dışa vurumu...Kitapta fazlasıyla felsefe ve aforizmalar var. Dolayısıyla yavaş yavaş sindire sindire okumak kaçınılmaz. Ve okurken bir çok yeni öğrendiğim kelimelerin altını çizdim. Dil zenginliği zehirlenmesi yaşadım adeta.Kitabın konusuna gelecek olursak 2 Ana karakter var Nietzsche ve Dr. Breuer. Ana hikaye Lou Salome’un Nietzsche’nin hastalığı için Viyanalı,alanının en iyilerinden biri olan Doktor Breuer’e başvurması ile başlıyor. Akabinde Nietzsche’nin felsefesi Breuer’in psikanaliz yeteneği arasında keyifli, bazen bir satır yüzünden dalıp dakikalarca düşündürten, kendimizden pay bulduğumuz satırlar bizi bekliyor. Bana göre tek seferde anlaşılacak bir kitap değil defalarca okunması satır aralarının irdelenmesi gerekiyor. Yalom’un okuduğum ilk kitabıydı. Ki bu kitap Yalom’un Nirvana’sı olarak nitelendiriyor.
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202353bin okunma
188 syf.
·
Puan vermedi
Dostoyevski kişilik bölünmesini, parçalanmış bilincin kurduğu ürkütücü ve tehlikeli dünyayı konu edinmiş. Kitap yazıldığı döneme göre güzel düşünülmüş. Kahramanımız Bay Golyadkin. Olmak istediği kişi ile kendi benliği arasındaki mücadele anlatılıyor. Defalarca tekrar yapmasına rağmen iki lafı bir araya getiremeyen değilde ortamlarda aranan kişi olmak.. Okurken zaman zaman sıkıldım. Benim için bir filmin tekrarı gibiydi. Tabi suç ve ceza yahut yeraltından notların etkisi yoktu bana göre dosto'nun nirvenası orası. Yazarın bu iki kitabını okumadıysanız Ötekini ön sıralara çekmenizde yarar var.
Öteki
ÖtekiFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201922,4bin okunma
Reklam
Reklam
31 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.