Anne bak ben de yaşlanıyorum.
Yüzüm,ellerim,hele de gözlerim.
Gülmediğim zamanlarda da duruyor etrafındaki çizgiler.
Gençliğimin o ışıltısı sönüyor gözbebeklerimde...
Anne bak yaşlanıyorum ben de.
Yavaş yavaş ağrımaya da başladı dizlerim merdiven çıkarken.
Ayakta kalamıyorum üstelik eskisi kadar...
Anne dedim ya yaşlanıyorum işte .
Tüm duygularım,kalbim hele de ruhum.
Daha bi oturaklı oldum,
Ölüyor içimdeki sebepsiz neşe,
Teslim oluyor zaman denen acımasız katile...
Gökyüzünün başka rengi de varmış!
Geç fark ettim taşın sert olduğunu.
Su insanı boğar, ateş yakarmış!
Her doğan günün bir dert olduğunu,
İnsan bu yaşa gelince anlarmış.
Tüm çektiğim o acı aşkla alakalı değildi. Beklemediğim bir şekilde yarım kaldığım içindi...
Bunu da bir gün onu karşıma alıp sesimi gerçekten duyamadığını gördüğümde farkettim.
Kimse aşkından kahrolmamıştı,
Ben sadece birisi beni nasıl bu kadar anlayamaz onu hazmedememiştim.