“Ayrılık ve sürgün bir solma ve çiçeklenmedir. Bir ölüm ve yeniden doğuştur. Bir unutuluş ve unutulması mümkün olmayan bir ölümsüzlüktür. Bir insanlık trajedisi ve zamanla mekanın tümden unutulduğu renkli bir insanlık geçididir..”
Niye bu kan, bu kin, bu öfke, bu nefret, ey geçmişinden, deneyimlerinden hiç bir ders çıkarmayan, hemencecik çılgınlığın ve şiddetin cazibesine kapılan “hep ben hep biz “ diyen unutkan insanoğlu ? *