Merve Safa Celayir

Merve Safa Celayir
@Merve_Safa_
Hiç
Fırat Üniversitesi Türkçe Öğretmenliği
20 July
8 reader point
Joined on April 2021
Sen kocaman çöllerde bir kalabalık gibisin, Kocaman denizlerde ender bir balık gibisin. Bir ısıtır,bir üşütür,bir ağlatır,bir güldürür; Sen hem bir hastalık hem de sağlık gibisin.
Reklam
144 syf.
·
Not rated
·
Read in 11 days
Kendime Düşünceler
Kendime DüşüncelerMarcus Aurelius
8.4/10 · 15.2k reads
Bizi çevreleyen havayla sadece soluğunu paylaşmayı bırak artık, aklın da her şeyi kapsayan akılla birlik olsun. Çünkü düşünce her yere dağılır ve tıpkı birinin havayı soluması gibi herkese nüfuz eder.

Reader Follow Recommendations

See All
Bedenin bu hayata direnirken, ruhunun pes etmesi yüz kızartıcıdır.
Reklam
Baharın döktüğü çiçekler gri ve ruhsuz taşlara can vermiş... Kalbimize de umut çiçekleri dökülür ve renklenir umuduyla.
Terbiye edilmiş ve layıkıyla arındırılmış bir zihinde herhangi bir bozulma, dışarıdan sağlıklı ama içeriden yaralanmış hiçbir şey bulamazsın.
Aşağılıyorsun, bizzat kendini aşağılıyorsun ruhum! Kendini onurlandıracağın zaman gelip geçiyor. Çünkü herkesin tek bir yaşamı vardır ve seninki hemen hemen tamamlandı; kendine saygı duyan biri değil, diğer insanların ruhlarında kendi mutluluğunu arayan birisin.
Sana gitme demeyeceğim Üşüyorsun ceketimi al Günün en güzel saatleri bunlar Yanımda kal Sana gitme demeyeceğim Gene de sen bilirsin Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim İncinirsin Sana gitme demeyeceğim Ama gitme Lavinia Adını gizleyeceğim Sen de bilme Lavinia
Reklam
Çiçeklerin akşamlarını Akşamların çiçekleri Aydınlatır.. Çiçeklerin adlarını Birbirlerine benzemezlikleri Adlandırır.
Kendilerinin olan tek sözcük yok dillerinde, öyle çok konuşuyorlar ki... Bir söz insanın neresinden doğar dersiniz? Dilinden mi, yüreğinden mi, aklından mı? Düşlerinden mi yoksa gerçeğinden mi? Ve kaç kapıdan geçip yerini bulur bir başka insanda? Yerini bulur mu gerçekten? Sözü yasaklamalı Ömür hanım yasaklamalı... Kimsenin kimseyi anlamadığı bir
Öyle büyük umutlarım olmadı benim, büyük düşlerim, özlemlerim, büyük beklentilerim olmadı. Koşullarım beni oluşturdu ben acılarımı buldum. Herkes gibi yaşasaydım eğer, yaşamı onlar gibi görebilseydim çarşılar yeterdi avutmaya beni. Bir gömlek, bir ayakkabı, bir elbise; bir yemek lokantalarda; televizyon, halı, masa ve daha nice eşya yeterdi yalnızlığı örtmeye, kendimi göstermeye, varolmaya, ‘dar çevre yitikleri’nde önem kazanmaya...
Her şeyi iyi yanından görmeyi kim öğretti bize? Acıyı görmeyen insan, umutsuzluğu yaşamayan, iliklerine dek kederin işleyip yaralamadığı bir insan, mutluluktan, umuttan, sevinçten ne anlar? Göğü görmeden, denizi görmeden maviyi anlamaya benzemez mi bu? Bir güz düşünün ki Ömür hanım, ilkyazı olmamış, yazı yaşanmamış, böyle bir güzün hüznü hüzün
Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İncecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı... ve yüzüm ömrümün atlası; düzlükleri bunaltı, yükseklikleri korku, uçurumları yıkıntılarımla dolu bir engebeler atlası. Yaşamak bir can sıkıntısı mıdır Ömür hanım?
72 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.