"Belki de sonra aramıza şehirler girecek, hiç karşılaşamayacağız. Tesadüfler bile bir araya getiremeyecek. Sonra belki birimiz ölecek ve diğerimiz bunu hiç bilmeyecek."
Etrafımızda kitap okuduğumuz için; "hayat acı ve gerçek. Kitaplarda bunlar yazmaz öğretilemez, kitap ne işine yarayacak? vs. sözler söyleyen insanlar var. Bizim aslında gerçekler ve acılarla yüzleştikten sonra kitaplara sarıldığımızı neden anlamıyorlar?
Okur Takip Önerileri
"Panik, hastalıktan daha hızlı yayılır."
Genç Sherlock Holmes Ölüm Bulutu/Andrew Lane
"Bir vakitten sonra, bilmek yerine olmak istiyor insan.
Koca bir kütüphaneyi yutmaktan çok, bir kitabı hakkıyla anlamak ve yaşamak istiyor."
"İnsan aslında iki
kişidir,
İki parçadır;
biri karanlıkta
uyanık olan,
öteki ışıkta
uyuklayan."
Kelimeler bazen tüm duygularımızı ifade etmeye yetmiyor. Çok sönük kalıyor.
Zerkalo (1975) / Andrey Tarkovski
"Bir feryaddır kalbin musikisi"
youtu.be/FXfAy1Qi8aY
Benim yüreğimdeki ipek heves rengini yitirmiş...
"Cebinizde, çantanızda bir kitap taşımak; özellikle mutsuzluk zamanlarınızca cebinizde, çantanızda sizi mutlu edecek bir öteki dünya taşımak demektir."
Orhan Pamuk
Gösterdiğin çabaları, verdiğin mücadeleleri, apansız düşüş kalkışlarını görmeyenler sana sadece şunu diyecek "çok değiştin sen."
Could you find a way to let me down slowly?
youtu.be/50VNCymT-Cs
And I can't stop myself from falling down
"Bir daha asla göremeyeceği birine
Kırık dökük kelimelerle anlatılmış kırgınlıklar."
"İki kız evladına güzel muamele eden, mutlaka cennete girer."(ibn. Mace)
"Çarşıdan getirilen şeyleri çocuklar arasında taksim ederken, kızlardan başlamalı.Onlar kalben daha hassas, ruhen daha incedir.🎈
youtu.be/lXq0tIrnNLw
"Tamamlanmamış ya da yarım kalmış bütün hikayelerin ve kimse tarafından farkedilmeden öylece solup gitmiş tüm çiçeklerin hüznünden yapılmış gibi kalbim..."
Güzel insan aramak ile, insandaki güzelliği aramak arasında derin bir fark vardır.
Ahmed Arif mektubunda:
"Şu anda yanında olmayı dünyada bin yıllığına yeniden gelmeye değişmem
Gözlerinden öperim..."
Diye hasretine prangalar vurmuştu.
Kimse anlamadı.
Benimki de öyle işte.
Amélie
Amelie 6 yaşında. Diğer küçük kızlar gibi o da babasının ara sıra kendisine sarılmasını isterdi. Ama babası ona sadece sağlık kontrolleri sırasında dokunuyordu. Bu özel yakınlaşma yüzünden sarsılan küçük kız, kalbinin deli gibi çarpmasına engel olamıyordu. Bu nedenle babası onun kalp hastası olduğunu sandı.
Sen daha kabuk tutmamış yaralarına çiçekler ekilsin istiyorsun...
Oysa pencerelerin yıkık dökük, duvarların çatlak, sen çok yorgunsun.
benim payıma düşen, terk edilmiş merdivenlerden inmektir
ve ulaşmaktır bir şeylere çürüyüşte ve gurbette,
benim payıma düşen anılar bahçesinde hüzünlü bir gezintidir.
Ve "ellerini
seviyorum" diyen
sesin hüznünde ölmektir.
Furuğ Ferruhzad 🌼
Bu hoş dizelerin altında ezilmek...
602) Leylîde ohumak ıztırâbı
olsa ruh-i Kays idi kitâbı
(Leylâ'da okumak arzusu baş gösterse; kitabı, Kays'ın yüzü
olurdu)
603) Meşk etmege Kays alsa her hat
Leylî kaşı idi ana ser-hat
(Kays, meşk etmek için eline bir yazı alsa, ona en güzel örnek,
Leylâ'nın kaşı olurdu)
*Fuzuli/ Leylâ ve Mecnun
Ahmed Arif der ki ;
Bazı adamlar "son elli yılın en iyi kitabını ben yazdım" diyorlar.
Nazım Hikmet'in memleketinde böyle laflar edilir mi?