Mete
@MeteYildiz
305 okur puanı
Aralık 2020 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Mete bir yorumu yanıtladı.
İnsan yaşamı bir düştür görüşü, bazılarınca böyle algılanmıştır, bu duygu beni de devamlı meşgul ediyor. İnsanın yaratıcı ve araştırıcı gücünü kapatan sınırlamalara bakınca; bütün edimlerin, zavallı varlığımızı uzatmaktan başka hiçbir işe yaramayan ihtiyaçlarımızı karşılamaya yönelik olduğunu görünce, sonra da araştırmanın belli noktalarından duyulan avuntunun sadece düşsel bir tevekkülden başka bir şey olmadığını, zira arasına sıkışıp kalınan duvarlar renkli biçimler ve ışıklı umutlarla çizilmekte - bütün bunlar, Wilhelm, beni dilsiz yapıyor. İçime kapanıp, bir dünya buluyorum! Yine canlandırma ve kanlı canlı bir güç yerine, sezimle, koyu bir hevesle. Duyularımda her şey yüzüp duruyor, ben de düşte gibi dünyaya gülümseyip gidiyorum.
Onun felsefesi, Tasavvuf öğretileriyle ilintili zaten kitaplarında da Mevlanan'ın ve Hz. Muhammedin fikirlerine yer verir ve hayranlığını dile getirir. En ünlü kitabı "Doğu- Batı Divanı"..
Bu bilgiyi ilk defa duydum. Doğu batı divanı isimli bir eseri var sanırım ondan bahsediyorsunuz. İlk fırsatta onu alayım. Teşekkürler öneriniz için.
1 sonraki yanıtı göster
Mete bir yorumu yanıtladı.
Acılar içinde yaşayan, ölü gibidir.
Hocam, bence durum tam tersi: Acılar içinde yaşayan, varlığını/varolduğunu en fazla hissedendir.
Belki de bir çok intiharın temelinde acının yatıyor olması, acı halindeyken, varlığın aşırı farkında olunmasındandır.
Haklısın hocam. Belki de çektiği acı sonucunda kendi içinde bir farkındalık doğuyor ve bu yeni duyguyu anlamaya çalışırken insan sessizliğe gömülüyor. Bu zamanlarda da dışarıdan ölü gibi görünüyordur.
Mete yorumladı.
88 syf.
8/10 puan verdi
Seni seviyorum ama sevmiyorum Sade :D
Aylak Adam'ın 'Aforizmalar' serisine 'zaten aforizma neyin incelemesi' diye düşünüp inceleme yapmayacaktım ki Sade'ye kadarmış. (Niçe'm sen hâlâ bir numaramsın ki zaten bu seri de okuduğum 2. Kitap :D)
Yazarın ilk 
Yatak Odasında Felsefe kitabını okuduğum için yazara aşinalığım var. Ondan mütevellit belli bir beklentim vardı. Artık bence bilmeyen pek yoktur. Sade Sado'nun babası (kimilerince) pislik bir adam tabiri caizse. Ama ben bunu bildiğim için midir nedir kitap bende iğreti duydurmadı. Bazı incelemeleri okudum da siz daha fragmanını bile izlemediniz demek istiyorum. İlk okuduğum kitabında zaten bazı düşüncelerini haklı bulmuştum. Galiba sadece düşüncelerini okumak hoşuma gitti. Şimdi haklı olarak #51631594 yazan sen değil misin bu ne yaman çelişki Eda'cım? Diyecek olanlar çok haklılar zaten inceleme amacım sizi susturmak :D Okumadan önce çok kararsızdım ama farklı düşünenlere saygım var ve hoşuma gidiyor herkes "a" derken "b" diyen insanlar. Size de tavsiyem tamamen objektif bakış açınız var mı kontrol etmek için okuyun bu kitabı. Çünkü çoğumuzun kalıplaşmış fikirlerinin tamamen zıttı fikirleri var. Zaten kısa kısa aforizmalardan oluşuyor. Ama bunu okuyup başka kitaplarına yönelirseniz günah benden gider. :D
Benim en sevdiğim ve incelememin özeti niteliğindeki alıntı: #57421662
Objektif okumalar :)
Zaten Marquis de Sade'nin tüm iğrençliği ve Sadizmin babası ünvanını almasına neden olan kitapları Justine ve Juliette'dir. Eğer gerçek Sade yi tanımak istersen o kitapları okumalısın bence.