"Bizden neden bir Nietzsche çıkmadı" diye hayıflanmak budalalıktır; çünkü biz o dönemde henüz Tanrıyı yani iyiliği öldürmemiştik. Bizler
o Sıralarda, divan ve halk edebiyatlarıyla, bilgelik kokan şiir ve destanlarla hemhâl idik. Yunus Emre'yi, Süleyman Çelebi'yi, Aşık Paşa'yı hâlâ okuyor ve onların söyleyegeldiklerini tatbik edebiliyorduk. Ayrıca Enderunlu
Vasıf'ı, Keçecizâde Îzzet Molla'yı, Yenişehirli Avni'yi, Ākif Paşayı, Erzurumlu Emrah'ı Seyrâni'yi okuyor ve işitmeye çalışıyorduk...
Ancak Nietzsche'nin yaşadığı coğrafyanın seciyesinin başına gelenler, türlü tarihsel hadiseler sonrası artık bizim de başımıza geldiğinden, Nietzsche'nin buhranına dahil olduk ve onu sevmeye başladık. Bu bir ruhi yükseliş değil, dünyevi bir düşüştür...