Betül

Bulmak ve yitirmek
Çünkü, yolculuğun sırasında kazandığın paraları iki kez yitirdin. Birini hırsız, ötekini muhariplerin reisi aldı. Ben, ülkesinin atasözlerine inanan yaşlı ve boş inançlı bir Arap'ım: 'Bir kere olan bir daha asla tekrarlamaz. Amma velakin iki kere olan mutlaka üçüncü defa da olacaktır."
Sayfa 178
Reklam
"Deli misiniz siz?" diye sordu delikanlı biraz uzaklaşınca. "Onu neden böyle yanıtladınız?" "Sana hayatın çok basit bir yasasını göstermek için: "Gözümüzün önünde büyük hazineler olduğu zaman asla göremeyiz onları. Peki, neden bilir misin? Çünkü insanlar hazineye inanmazlar."
Hislerimiz ve gayeler
Yeryüzündeki her insanın kendisini bekleyen bir hazinesi vardır," dedi yüreği delikanlıya. "Biz yürekler, insanlar artık bu hazineleri bulmak istemedikleri için bunlardan pek ender söz ederiz. Onları küçük çocuklara anlatırız. Sonra herkesi, kendi yazgısının yoluna göndermek işini hayata bırakırız. ...... Peki yürekler, insanlara düşlerinin peşinden gitmek zorunda olduklarını neden söylemiyorlar?" diye sordu delikanlı, Simyacı'ya. "Çünkü bu durumda en çok, yürek acı çeker. Ve yürekler acı çekmekten hoşlanmazlar."
Sayfa 154

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ben gidiyorum," dedi. "Ve geri geleceğimi bilmeni istiyorum. Seni seviyorum, çünkü..." "Hiçbir şey söyleme," diyerek sözünü kesti Fatima. "İnsan sevdiği için sever. Aşk'ın hiçbir gerekçesi yoktur.".... Geri döneceğim," dedi bir kez daha delikanlı. ...... "Önceleri, çöle baktığım zaman içimde bir arzu duyardım. Şimdi içimde umut olacak. Babam bir gün gitti ama daha sonra anneme geri döndü ve ne zaman gitse geri dönüyor." ...... Fatima'nın gözlerine yaş dolduğunu fark etti. "Ağlıyor musun?" "Ben bir çöl kadınıyım," diye yanıtladı, yüzünün ifadesini değiştirerek. "Ama her şeyden önce bir kadınım ben."
Sayfa 145 - Can yayınları
Kendimizin önündeki en büyük engel belki de kendimiz olabilir miyiz?
Beni hayatta tutan Mekke'dir. Hepsi birbirine benzeyen günlere, raflara dizilmiş şu vazolara, iğrenç bir aşevinde öğle-akşam yemek yemeye katlanacak gücü veriyor bana. Düşümü gerçekleştirmekten korkuyorum, çünkü o zaman yaşamak için bir sebebim olmayacak. Sen, koyunları ve piramitleri hayal ediyorsun. Sen benim gibi değilsin, çünkü sen düşlerini gerçekleştirmek istiyorsun. Oysa benim istediğim, Mekke'yi düşlemek sadece. Çölü geçişimi, kutsal taş Hacerü'l-Esved'in bulunduğu meydana varışımı, ona el sürmeden önce Kâbe'nin çevresini yedi kez tavaf edişimi binlerce defa hayal ettim. Yanımda kimlerin olacağını, önümde kimin olacağını, konuşacağımız şeyleri, birlikte edeceğimiz duaları bile hayal ettim. Ama büyük bir hayal kırıklığına uğramaktan kokuyorum. Bu yüzden hayal kurmakla yetinmeye çalışıyorum.
Sayfa 72 - Can yayınları
Reklam
Reklam