Resûl-i Ekrem Efendimiz münafığın halini şöyle târif etmistir: "Münâfık iki sürü arasında gidip gelen şaşkın koyun gibidir. kâh koşar bu sürüye gelir, kah koşar ötekine gider.Hangi sürüye katılacağını bilemez.(Müslim,Münafıkın 16)
Dinin elden çıkışı sünnetin terkedilmesiyle başlar.Halat nasıl lif lif kopup parçalanırsa,din de sünnetin birer birer terkiyle ortadan kalkar.(Dârimî,Mukaddime,16)
Sıratı ve inceliğini gördüğünde hissedeceğin korkuyu bir düşün. Cehennemin o kapkara ateşi gözüne iliştiğinde, ateşin o uğultusu ve çatlarcasına çıkardığı o gürültü kulaklara değdiğinde sana haydi yürü diyecekler. Korku içinde, bitkin bir haldesin. Sırtında onca günah yükü var, ayaklarin titriyor.
Bu halde düz bir yolda bile yürüyemeyecekken sana o ince köprüde yürü diyorlar. ilk adımını nasil atacaksin? Onun o inceliğini ve kesinliğini hissettiğinde ikinci adımını atabilecek misin? Önünde ateşe yuvarlanan ve tökezleyen insalar var. Cehennem zebanilerinin kancalarla yakalayıp baş aşağı cehenneme çekip aldığı o kişileri gördüğünde ne hissedeceksin? Yüreğin ağzına gelmeyecek mi? Ne korkunç bir manzara!,Ne çetin bir an!
(Kurtubi,Et-Tezkire,332)