Daima en önemli şeyin sevilmek olduğuna inanmıştı... Ama o hayati anda anladı ki en önemli şey sevmekti. (...) Aşkı her yerde bunca gayretle aramıştı ama o avucunun içindeydi çünkü bizi kurtaran aşk, istediğimiz değil, verdiğimiz aşktı.
Eninde sonunda ülkeler birer icattan, oyuncaklarını paylaşmamak için dünya haritası üzerine çizgiler çizen şımarık ve mülkiyetçi büyük çocukların bir oyunundan başka bir şey değildi.