İnsanlar bir bilmece.. tamamdır bunda hemfikiriz. Bir de bu bilmeceleri kalabalığa karıştıralım. Daha büyük bilmeceler..
İş, insanı çözmekte. Bu oldukça tehlikeli bir oyun.
Holmes bu oyunun veziri.. değildi. O, görebildiğiniz kısımda asla durmaz. Ve farkettiğiniz an hangi taş olduğunu...
Şah-Mat.
Oyun bitti.
Kurtulamazsınız hayatın görünmez tünellerle dolu yollarından. Direksiyonu çevirseniz de ters istikamete yol sizi yine bildiği yere götürecektir.
Sizin varıştan kazancınız yoktur belki ama yoldakileri, diğerlerini unutmak sizi kendi hayatınızdaki küçük kazanın büyük kayıplarından biri yapar.
Bildiğim bir tecrübeyi tekrar tecrübe ettim.
Hiçbir yolculuk boşuna değildir.
Buz Gibi SoğukTess Gerritsen · Doğan Kitap · 20123,367 okunma
Omurlar arasındaki o nokta. Kilit noktası orasıydı. Azıcık yukarıya çıkarsan bir ölüme sebebiyet verebilirdin. Azıcık aşağıya inersen sadece bacakları felç ederdin.
Doğru dokunuşu bul. Pratik yap.
Bir elmastır sır, gün yüzüne çıkarsa göz kamaştırır.
Geçmişle bilenir, gizlenir, gizlenir..ama hep oradadır. Saklanır mı? Doğru zamanı kollar belki... Ama hep acıların pencere pervazlarından.
Bir insanın en büyük sırları, en büyük acılarının kolları arasındadır.
Çünkü her çocuk annesine sığınır.
Kafanda küçük kurtçuklar büyütmek sonra da onların beynini kemirmesini izlemektir, korku. Daha çocukken bilincinde bir delik açmaktır. Sonra o delikten gerçeğe bakmak. Yemek programındaki aşçının sadece domatese bulanmış bıçağını görmek.. gözlerini kapatıp kaçmak gerçekten...
Katilin; bıçağı tutan değil, deliği açan olduğunu görmeden...
Son YüzleşmeLisa Gardner · Martı Yayınları · 2021406 okunma
Yıkmak çok kolay. Birinin veya birilerinin hayatını mahvetmek o kadar kolay ki. Kötü olmak o kadar kolay ki. İyi olmak bile, kötülüğe kötü olmaktan geçmiyor mu aslında?
Dikenli veya güllü, geçerken yolları mümkün mü kötülüğe bulaşmadan tamamlamak kendini? Yaşın kaç olursa olsun, tıpkı yenidoğan her bebeğin, hayata başlarken ağladığı gibi kötülükte bir evre değil mi?
Belki değil, belki öyle. Ama bir nokta var, yolun gelişinde mi kötülük, yoksa yoldakilerden mi geliyor kötülük?
Bunun, çocukken dağları kahverengiye boyarken, bulutlara da bulaştırmamızdan hiç bir farkı yok maalesef.