Saadet zamanı; avluya doğru oturmuşuz, ben ve sen
Endamımız çift, sûretimiz çift , ruhumuz tek, ben ve sen
Bulandıran palavralardan âzâde, gamsız bir keyif, ben ve sen
Ben ve sen, ne ben varım ne de sen, bir olmuşuz aşk elinden.
Demli çayım, senli yanım olsa...
Şiirler vuslatımızla son bulsa...
Beklenmeden gelen bir nisan yağmuru olsan mesela...
Ve düşsen şehrime, sokağıma, yüreğime!
Hüzünlü yanım senle huzurlu yanım olsa;
Hüzün son bulsa, sen dileğim olsan bana,
Ben ise tutunacak dalın olsam sana...
Sonra sen bir dilek tutsan
Dilek tutman için yıldızların kayması mı gerek!
Gönlüm gönlüne kaysa...
Gel şiir ol kalbime...
İki satır gözlerinden, bir ömür gönlünden bahsedeyim...
Beni bu güzel havalar mahvetti,
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden.
Tütüne böyle havada alıştım,
Böyle havada aşık oldum;
Eve ekmekle tuz götürmeyi
Böyle havalarda unuttum;
Şiir yazma hastalığım
Hep böyle havalarda nüksetti;
Beni bu güzel havalar mahvetti.