Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.11
Nihal Akkuş
Nihal Akkuş
@Nihalakkus
Ankara
22 okur puanı
Temmuz 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Kül ve Ateş
Klasik Jane Austen romanlarından biriydi. Bence insan psikolojilerini çok güzel yansıtan başarılı bir yazar Jane Austen. Hiç sıkmadan Elinor ve Marianne kız kardeşlerin dünyalarına girmek güzeldi. Eski dönem İngiltere'sine konuk olduğumuz bu eserde, iki kız kardeşin aşka ve insan ilişkilerine farklı bakış açılarını; çevrelerinde yer alan dostlarıyla ilişkilerini ve erkek_kadın arasındaki farkın çığ gibi olduğu bir dünyayı kadın bir yazarın kaleminden izleyeceksiniz.
Martin Eden
Ne çektin be Martin Eden...Öncelikle herkesin okuması gereken bir yapıt olduğunu söylemek istiyorum Martin Eden'in. Gerçekten okurken kitabın içine girdiğiniz, zaman zaman sıksa da bitirdiğiniz zaman boşluğa düşeceğiniz güzel klasik bir eser. Ayrıca çevirmenin de başarısını vurgulamadan geçmek istemiyorum. Gerek notlar gerekse Martin Eden'den hareketle Jack London'un hayatı hakkında ve onun yaşadığı dönemle ilgili dolu dolu verdiği bilgilerle kitabı okurken içine girmenizi; eseri daha da iyi kavramınızı sağlıyor.
Eser, Martin Eden'in bize istediğimiz zaman ve inandığımız zaman başaramayacağımız şeyin olmadığını göstermesini sağlasa da bir yandan da insanın asla tatmin olmadığını ömrü boyunca hep ulaşamadıkları için uğraşıp ulaşınca da gerçekleşen hayallerinin yeterli gelmeyeceğini çok güzel özetlemiş. Kısacası hiçbir şeyi,kimseyi ya da grubu gözünüzde büyütmeden hayattan tat almaya bakın, diyor eser bize. Ben zaman zaman birazcık durağan bulsam da keyifle okudum. Herkese tavsiye ediyorum okuduktan sonra iyi ki diyeceksiniz emin olun.
İkna
İkna'yı okurken saf duygularla bütünleşiyor insan. Jane Austen romanlarını severek okuyan birisi olarak kitabın dilinin ağır oluşu başlarda bunaltsa da 50. sayfadan sonra esas oğlanın romana dahil olmasıyla roman sürükleyicilik kazanarak okuyanı etkisi altına alıyor. Jane Austen bu romanında da bize şunu gösteriyor:Kadın olmak her yüzyılda zor ama güçlü kadın karakterler olarak bunun üstesinden gelebiliriz. Kitap okuyanı 19. yüzyıl İngiltere'sine götürerek dönemin anlayışını gözler önüne seriyor. Romanda sizleri 8 yıl ayrı kalınsa da bitmeyen bir aşk karşılıyor. Bu da romanı okumaya değer kılıyor.
Okur Takip Önerileri
Körlük
Kitabı başlangıçta yazarın kendine has yazım ve imla kurallarından karışık ve sıkıcı bulacağımı zannetmiştim. Neyse ki yanılmışım. Yazarımız gayet akıcı ve okurken kendinizi sorgulamanızı sağlayacak bir eser vermiş bizlere. Aslında hayata, insanlara ne kadar da ön yargılı olduğumuzu gözler önüne sermiş yazar. Kitabı okurken şu cümle geldi aklıma:" Sınanmadığın günahın masumu sayılmazsın." Gerçekten de doğamızda olan çok da insani olmayan içgüdülerin zor şartlar altında nasıl da ortaya çıkabildiğini bizlere gösteriyor bu eser. Keşke hayata herkesin bakış açısıyla bakabilsek, suçlamadan anlayabilsek, bencil olmasak... yazar adeta bizlere bu erdemleri göstermeye çalışmış.
Kısacası okunduğunda insana bir şeyler katabilecek güzel bir eser. Herkesin okuması gereken bir distopya. İyi ki okumuşum diyeceksiniz, tabii midenizi bulandıracak olaylara da bol bol şahit olacaksınız. Sözün özü okuyunuz, farklı bakış açılarını fark ediniz...
Kafamda Bir Tuhaflık...
Kitabı yoğunluktan bir süre elimde gezdirmek zorunda kalsam da gerçekten yine bir Orhan Pamuk klasiği demekten kendimi alamadım kitabı okurken. Dili çok akıcı. İstanbul manzaraları çok güzel çizilmiş. Romanın güzellikleri saymakla bitmez. Mesela her karakterin düşüncelerini öğrenebilmemiz çok yerinde olmuş bence. Aynı olayın etkilerini, olayı yaşayan karakterlerde bıraktığı izlenimleri, kendi ağızlarından dinlemek çok hoşuma giden bir ayrıntı oldu. Sadece kafama takılan tarihi gerçeklik olarak verilen olaylarda da acaba çok mu yanlı olmuş duygusu oldu. Bunun dışında gerçekten okunması gereken çok güzel bir kitap. Bu da Orhan Pamuk'un gerçekten kaleminin muhteşemliğinden ileri gelen bir detay sanırım. Ayrıca Mevlüt'ün şehre son söz olarak :"Ben bu alemde en çok Rayiha'yı sevdim." demesi gerçekten içinize işleyecek. Rayiha ve Mevlüt gibi güzel,saf insanlarla karşılaşmak dileğiyle...
