Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gökmen Furkan Solmaz

Gökmen Furkan Solmaz
@Nijikun
11 okur puanı
Kasım 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
İnsanların tabiatları aslında pek o kadar muğlak değildir. Lakin bunu tarif icap edince öyle gerek gördüğümüzden muğlaklaştıran biziz. Çünkü insanlığa, yani kendi kendimize mal ettiğimiz bir şeref vardır. Buna halel getirmemek için hakikati tahrife mecbur oluruz. Vahşetçe insanların diğer hayvanlardan pek farkları yoktur. İyi insan bütün ihtiyaçlarını temin ettikten sonra rahat durabilendir. Canavarlar doyduktan sonra bir tehlikeye maruz kalmadıkça paralamazlar. Fakat insanlar doyduktan sonra yine rahat durmuyorlar. İnsanın ihtiyacı midesinin dolmasıyla bitmiyor. Hele medeniler, kendilerine pek çok ihtiyaçlar icat etmiş oldukları ve bunları kolayca elde etmedikçe rahat duramayacakları için hemcinslerini zarara sokmak ve yok etmekte canavarları geride bırakırlar. Onlar için hak demek, işi vicdan ve kitabına uydurarak zayıf bulduklarını ta kemiklerine kadar soymaktır. İnsan karnını doyurduktan sonra sigarasını yakar. Kahvesini içer. Fakat henüz keyfi tamam değildir. Eğlenmek ister. Medeniyet denen çamurun içinde kafaları blasé olmuş öyleleri vardır ki bunlar mesireden, tiyatrodan, sözden, sazdan artık gına getirmişlerdir. Sinirlerine bunların üstünde gerginlik verecek şeyler ararlar. İnsanların en büyük eğlenceleri muzipliktir. İnsan insanın hüsranından, zararından ve hatta felaketinden hoşlandığı kadar hiçbir şeyden tezzet almaz. Şaka adı altında bazen birbirimize pek acı şeyler yaparız. Ve çoğunlukla tahammülün üstüne çıkarak şakayı kaka ederiz
Reklam
İhanet ettiğimiz kimseleri her zaman büsbütün sevmez değiliz. Fakat aleyhlerinde yaptığımız vefasızlıklardan da nefsimizi kurtaramayız... Onları belki biraz üzülerek, acıyarak aldatırız. Fakat aldatırız...
Miss Havisham hep o acele, ateş dolu fısıltıyla, "Gerçek sevginin ne olduğunu anlatayım sana," dedi. "Körü körüne bağlanmak, kendini hiç sorgusuz aşağılatmaktır. Karşındakine yüzde yüz boyun eğmek; kendi aklına, tüm dünyanın uyarılarına karşın ona güvenmek, benliğini cellatının eline hiç esirgemeden vermektir. Benim yaptığım gibi!"
Sayfa 325 - Büyük Umutlar, İş Bankası Kültür Yayınları, Philip Pirrip, Pip, Miss Havisham, EstellaKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Çocukluk
Kimin tarafından yetiştirilirse yetiştirilsin, bir çocuğun küçücük evreninde en derinden sezilen, en ince algılanan şey, haksızlıktır. Çocuğa yapılan haksızlık küçücük bir şey olabilir. Ne var ki çocuk da, çocuğun dünyası da küçüktür; bu ölçüler içinde çocuğun tahta atı en iri küheylanların boyutundadır.
Sayfa 90 - İş bankası kültür yayınları, Philip Pirrip, PipeKitabı okudu
Bahtsızlığın en derinlerine düşmüş ruhlar, belirsizliklerin artık hiç önemsenmeyen uçurumlarına yuvarlanmış bahtsızlar, yasaları reddedenler, başlarının üzerinde, altında olmayanlar için olağanüstü görünen ama altında olanları tüm ağırlığıyla ezen toplumu hissederler.
Sayfa 110 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Öfke saçma ve çılgınca olabilir, haksız yere sinirlenilebilir; incinme duygusu ise ancak kişinin aslında bir şekilde haklı olduğunu düşündüğünde ortaya çıkabilir. Jean Valjean kendisini incinmiş hissediyordu.
Sayfa 106 - Jean Valjean, İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Bir delikanlının, insanların davranışlarına ve duygularına arkasından baktığı pembe tüller yırtıldığı için en güzel umutlarını, düşlerini kaybetmesi çok üzücü; ama eski hayallerin yerini daha kalıcı, daha tatlı hayaller de alabilir.
Can YayınlarıKitabı okudu