Sema

Sema
@Nrorhn
KTÜ Hukuk
Elazığ
1996
21 reader point
Joined on October 2015
Bu dünyaya ahlaki değer yargılarımızla caka satalım diye gönderilmedik.
Reklam
Tutkudan başının döndüğü bir zayıflık anında, hayallerinin peşinde, çiçekli bir çayırda yürümeye razı oldun ama kılavuzun seni korumak yerine, gözlerini bağlayıp seni bir uçurumun eşiğine getirdi. Hayallerinden uyandığında acımasız bir dünya ile karşı karşıya kalıyorsun; kullanılıp atılmışsın, yapayalnızsın, senin zayıflığından yararlanan şimdi yeni fetihler peşinde ama senin için bu dünyada bir arınma yolu yok artık!
Sayfa 188Kitabı okudu
Kendi kendisini yönetebilen kişinin bu dünyada korkmasını gerektirecek hiçbir şey yoktur; ama insanın gözünde kendine saygıdan daha değerli bir şey olursa bunun bedeli son kuruşuna dek ödenecektir.
Sayfa 152Kitabı okudu

Reader Follow Recommendations

See All
Bağıranlara lanet okumak için durmaya kalkarsan kaybedersin, dedim kendisine ; aynı şekilde gülmek için durursan da. Tereddüt edersen yada elin ayağına dolaşırsa mahvolursun. Sadece sıçramayı düşün, dedim içimden ona , ...
Sayfa 109Kitabı okudu
... o günlerin mutsuzluğunu, sabit bir gelirin olmasının insanın mizacını nasıl değiştireceğini akla getirmek, üzerine parmak basılması gereken bir nokta.
Reklam
Bir şeyi kurmak için ne kadar çaba sarf ettiyseniz, ondan vazgeçmek ve yeni bir şeye yer açmak da o kadar güçtür.
Sayfa 243Kitabı okudu
Çoğu insan sömürünün değil ama çok daha kötü bir şeyin, işlevsizliğin cefasını çekerken tüm servet ve güç, üç beş seçkinin elinde toplanabilir.
Demokrasi Abraham Lincoln'ın," Tüm insanları bir süre kandırabilirsiniz, birtakım insanları sürekli kandırabilirsiniz ama tüm insanları sürekli kandıramazsınız." prensibi üzerine kuruludur.
... Nasıl yaşadığıma gelince, sizin kendi yaşamınızda yarıda bıraktığınız şeyleri ben sonuna kadar götürdüm. Üstelik siz ödlekliğinizi ölçülü davranış sayarak kendi kendinizi aldatıp avunuyorsunuz. Bu duruma göre, ben sizden daha canlı bir insan olmuyor muyum?
Sayfa 174Kitabı okudu
Buraya gelince kendi kendime şu yersiz soruyu sordum: Kolay elde edilmiş bir mutluluk mu, yoksa insanı yücelten elem mi daha iyi? Evet, hangisi daha iyi?
Sayfa 173Kitabı okudu
Reklam
"Huzur" istiyordum, yer altında yalnız başıma kalmak istiyordum.
Sayfa 170Kitabı okudu
İnsanoğlu amacına doğru ilerlemeyi sever fakat amacını elde etmeyi değil. Çok gülünç bir durum doğrusu.
Sevgi bir inanç eylemidir. İnancı az olanın sevgisi de azdır.
Sabrın ne olduğu hakkında fikir sahibi olmak isteyen biri, bir çocuğun yürümeyi öğrenmesini seyretmelidir. Çocuk yürüyene kadar tekrar tekrar düşer ama yine de denemeye devam eder ve daha iyiyi yapmaya çalışır. Yetişkin bir insan çocuk gibi sabırlı olsaydı ve elde etmeye çalıştığı amaca bir çocuğun yoğunlaştığı kadar yoğunlaşabilseydi, neler elde edemezdi ki!
Hiçbir put kendisine tapan kişiye kendinden beklenenleri veremeyeceği için geçen zamanla birlikte düş kırıklıkları başlar ve çare olarak yeni bir put aranmaya başlanır. Bu tür putlaştırıcı sevgide özellik sevginin birden doğması ve ilk anlarında çok şiddetli olmasıdır. Putlaştırıcı sevgiler gerçek büyük sevgilermiş gibi tanımlanırlar oysa bir yandan sevginin yoğunluk ve şiddetinin derinliğini ifade ederken diğer yandan puta tapanların açlığını ve umutsuzluğunu gösterir.
70 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.