Numan Fırat

Numan Fırat
@Numan1
HACETTEPE
Malatya
6 reader point
Joined on February 2021
Sabitlenmiş gönderi
Duygularım canlılığını yitirmiş gibi.
Sayfa 88
Reklam
Numan Fırat tekrar paylaştı.
"Beni anlaması mümkün mü? Ben bile kendimi anlayamıyorum."
Sayfa 314Kitabı okudu
Bunca bolluk için de olmak hayırlı bir şey olsaydı İsa yoksul yaşamayı seçmezdi.

Reader Follow Recommendations

See All
112 syf.
·
Not rated
Göğü Delen Adam
Göğü Delen AdamErich Scheurmann
8.1/10 · 14k reads
112 syf.
·
Not rated
Düşünmek tez öldürür diyor yazar. bol Spoiler içerir
Kitap akıcı bir dille yazılmıştır. Modern Toplumun anatomisini gözler önüne serip fikir kitabı tarzına uymadan yazılmış bir başyapıt. Her üniversitelinin okuması gerekir. Uygarlık tanımına Avrupa’dan ilerleyip toplum yapısı güzel bir şekilde irdelenmiş ve aktarılmıştır. Kitabın ilk sayfalarında papalagi diye daha önce hiç duymadığım bir kelimeye
Göğü Delen Adam
Göğü Delen AdamErich Scheurmann · Ayrıntı Yayınları · 202014k okunma
Reklam
Şüphe altındaki birinin, yatıp uzanmak yerine ayakta durması daha doğrudur yoksa terazinin kefesi, yattığı yerden günahlarının ağlırlığını tartabilir.
"Aslında kendilerinin de hiç anlamadıkları şeylerden konuşuyorlar. Kendilerine bu kadar çok güvenmeleri aptallıklarından."
Numan Fırat tekrar paylaştı.
Uykuyla dinlenemeyecek kadar yorgunum artık.
Sayfa 314Kitabı okudu
İspanyollar zengin maden yatakları açıyorlar ve buralarda on binlerce Kızılderili'yi öldüresiye çalıştırıyorlardı
Sayfa 68 - Doğu Batı
Ben hiç bir zaman mutlu değildim. Ama bir zamanlar umutlarım vardı. Umutlarım olduğunu sanıyordum. Umut gibi bir şeyler. Geleceğin daha iyi olacağı hissi
Sayfa 294 - koridor
Reklam
Numan Fırat tekrar paylaştı.
Kendi dünyasında yaşayan herkes delidir.
Sayfa 45 - Can YayıneviKitabı okudu
Numan Fırat tekrar paylaştı.
–Bugün kesinlikle gelmesi gerekiyordu. +Kesinlikle gelen tek şey ölümdür albay.
Sayfa 47 - Can YayınlarıKitabı okudu
Numan Fırat tekrar paylaştı.
...iki kent arasındayım, biri bilmiyor beni, öteki de tanımıyor.
Sayfa 351 - EpubKitabı okudu
Numan Fırat tekrar paylaştı.
"Milena yardım et bana! Söyleyebildiklerimden daha fazlasını anla!.."
Numan Fırat tekrar paylaştı.
Baştan beri biliyordu. Herşeyi biliyordu. (Bana) "Yeniden iyi biri olmak mümkündür" demişti.
Sayfa 196Kitabı okudu
Numan Fırat tekrar paylaştı.
“Benim yalnızlığım insanlarla dolu...”
Franz Kafka
Franz Kafka
Reklam
Sartre şöyle diyor: Hasta bir anne ve babadan doğan felçli biri bile kahraman olamazsa, sorumlusu kendisidir. Çünkü insan öyle yeteneklerle donanımlıdır ki felç olmasına, yani doğal etkenlere rağmen bu yetenekler onu bir kahraman yapabilir.
Sayfa 291
Numan Fırat tekrar paylaştı.
Seni öyle bir unutacağım ki, Bunu asla unutamayacaksın.
Emperyalizmin rahatını kaçıran en büyük antiemperyalist ekol ve müslümanlarla mücadele etmek için Batı'nın sloganı şu oldu: "Bunlar, rezil edilmeli, çamura bulanmalı, yok ve mahkûm edilmeli; tanınmamaları için çaba gösterilmelidir. Eğer tanıtmaya mecbur kalırsak da halk kitlesini bunların pis ve çirkinleşmiş görüntü ve simaları ile karşı karşıya getirelim ki halk kaçsın ve bunlar halk üzerinde etkili olmasınlar.
Sayfa 283
Bir ingiliz darbımeseli şöyle diyor: "Uyuyan kimse uyandırılabilir; fakat kendini uykuya vuran kimseyi hiç kimse uyandıranaz."
Alexsiz Carrel şöyle diyor: Eğlence hayatta hedefi olmayan kimselerin daldığı bataklıktır.
Sayfa 137
Bekleyen, itiraz edendir, itirazcıdır. Bu, Camus'un bahsettiği insandır. Camus şöyle soruyor: Niçin itiraz ediyorsun? Descartes'in "Düşünüyorum, o halde varım" sözünün ve Andre Gide'nin "oldukça santimental olan " Hissediyorum, o halde varım" sözünün aksine şöyle diyor: "Eğer itiraz etmezsem, yokum demektir. İtiraz ediyorum, öyleyse varım.
Sayfa 130
Reklam
Bizim vilayetimizden gelen ve henüz fikri olgunluğa erişmemiş bir kişi şöyle dedi: Akrabamızdan iki kişi vardı ; Lorel ve Hardy gibiydiler. Bu çelişki, kendine özgü iğneli söz ve ironilerin ortaya çıkmasına neden olmuştu. Bu ikisi daima birlikteydiler. Yani iki öğrenci idiler ve tek odadaydılar, biri "nun", diğeri "elif" gibi. Beraber yaşıyorlardı. Birlikte geliyor birlikte gidiyorlardı. O(bizim vilayetimizden gelen kişi) bu onların ikisine de iğneli söz söylemek, ironi ve şaka yapmak istiyor ve diyordu ki, biri diğerine ocakta tezek topluyorsun derken, diğeride buna gülüstanda gül topluyorsun diyordu. Yani biri, öteki için gül bahçesinde gül toplama değeri biçerken , diğeri ocakta tezek derleme değeri biçiyordu. Tezek toplayanın durumuna yüreğimiz yanmıştı. Fakat gördük ki, ironi ve şaka yapan kişi "gül toplayan dan" özür diliyor. Anladık ki gül toplayan hakarete uğramıştı; zira tezek toplayan "tezek" le ekmek pişiriyordu; gül ise hiçbir işe yaramaz. Hatta ot toplayan eşşeği memnun ediyor, fakat gül toplama boş iştir! Gördüğümüz gibi bizim yargımız ile onun yargısı zıttır. Çünkü o, fayda esasına göre bakarken, biz değer esasına göre bakıyoruz.
Sayfa 123
Dünyanın, üç maddi boyuttan -uzunluk, genişlik ve yükseklik- dışında bir de zaman-mekan boyutu, yani Einstein'ın deyimiyle bir place temps boyutuna sahip olması gibi, - Einstein'ın izafiyet teorisinde- İnsani ruhta da dördüncü boyut vardır; din, insana özgü o boyutun tecelli ruhudur.
Sayfa 117
İnsan için onca madde ötesi faziletlere, harikulade değerlere, tabiatüstü ideallere inanan, insanı Allah'ın sembolü ve ilahi ruh sahibi olarak gösteren ilim, ansızın görüş değiştirdi ve şöyle dedi : İnsan, ekonomik bir hayvandır (!) Eğer tüketim temin edilirse, artık başka bir şeye ihtiyacı yoktur.
Sayfa 41