Filiz~

Sabitlenmiş gönderi
◇ Etrafın seni sıktığı zaman kitap oku... ◇
Reklam
Seninle artık iki düşman bile değiliz; birbirini hiç, ama hiç görmeyecek iki yabancıyız.
Hem de mesut günlerin yazılacak nesi olur ki?

Reader Follow Recommendations

See All
Üşümek mi? İnsanın içinde güneş yanarken üşümek mi?
İçimde sönük bir ümit yok değildi. Çok güzel bulduğumuz için, hiçbir zaman elimize geçmeyecek sandığımız şeylere karşı duyulan o ümitsiz ümit.
Reklam
Kapalı bir mahzende sızan bir ışık parçası, yıkık bir duvarın taşları arasında açmış sıska bir çiçek, her şeye rağmen bir varlık, bir tesellidir.
"Kızlarım, ümitsiz hastalıkların, mukadder felaketlerin son bir ilacı vardır: Tahammül ve tevekkül. Elemlerde bir gizli şefkat var gibidir. Şikayet etmeyenlere, kendilerini güler yüzle karşılayanlara karşı daha az zalim olurlar."
"Sen sen ol, karı koca arasına gireyim deme. Karı koca ipektir, araya giren köpektir,"
İnsan, yaşadığı yerlerde beraber bulunduğu insanlara görünmez ince tellerle bağlanmış; ayrılık vaktinde bu bağlar gerilmeye, kopan keman telleri gibi acı sesler çıkarmaya başlar, her birinin gönlümüzden kopup ayrılması, bir ayrı sızı uyandırırmış.
İnsanı en yakın akrabaları kalpsizce vurduktan sonra yabancılar vurmuş ne çıkar?
Reklam
Kendime ait bir haberin ondan evvel benim kulağıma gelmesi mümkün mü? Neredeyse acıktığımı ve uykum geldiğini bile bu garip otel odacısından öğreneceğim!
Sen, kurşunla vurulanlar hiç işitmedin mi, be hemşireciğim? Bazıları, vurulduklarının farkında bile olmazlar; üç beş adım koşarlar, kaçıp kurtuluyoruz sanırlar. Yara sıcakken acımaz, hemşireciğim. Hele bir kere soğumaya başlasın. Sen bak, seyret o kızcağız nasıl yanıp yakılacak?...
Böylelerine ara sıra gözdağı verilmezse olmaz. İnsanın başına çıkmaya kalkarlar sonra.
"Bülbülün çektiği dili belasıdır!" derler.
Ben sadece senden değil, senin olduğun yerlerden de nefret ediyorum.
4,019 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.