Eylül

Eylül
@Olisykes
Sıkı Okur
"Eylül, ah işte eylül! Ne yapılsa nafile... Bak, her şey bitti."
Reklam
İdam mahkûmu! Tamam, neden olmasın? İnsanların, içinde işe yarayan tek şeyin şu cümle olduğu bir kitap okuduğumu hatırlıyorum, insanların hepsi belirsiz bir süre için ertelenen ölüm cezasına mahkûmdurlar. O halde durumumdan nasıl bir değişiklik oldu ki?
"Şimdi" denilen zaman dilimi de gerçekten çok ilginç. Parmaklarınla "Şimdi, şimdi, şimdi," diye birkaç sefer say, önceden saydığın "şimdi"lerin hepsi geçmişte kalıyor ve hep yeni bir "şimdi" geliyor.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"İşte belki dünyada bir eşine daha rastlanmayacak bir adam: Onu tek başına, aç susuz milyonluk bir yabancı şehre bırakın; ne açlıktan, ne susuzluktan ölür. Çünkü hemen karnını doyuran, onu yerleştiren biri bulunur. Böyle biri çıkmasa bile kendisi yerleşir, hem bunu zahmetsizce, küçülmeden yapar. Onu üzerine alan da ağırlığını duymaz, belki de tam tersine memnun kalır."
Karısının temiz genç kız güzelliğine, özellikle saf, masum görünüşüne kapılmıştı. Şehvet düşkünü Fyodor Pavloviç o zamana kadar ancak kaba kadın güzelliğinden hoşlanırdı. Sofya ile tanıştıktan sonra kendine özgü pis kıkırdamalarıyla, "Onun o masum bakışı yok mu, ustura gibi kalbimi paraladı," sözlerini dilinden düşürmez olmuştu. Kızın bu hali ahlâkça düşük adamın şehvetini kışkırtmaya yarıyordu.
Reklam
Reklam
Reklam