O zamanlar insanlar gerçekten dost yüzlü, dost gülücüklüydü. Daracık sokaklara dünyaları sığdıracak yüce gönülleri vardı ve bunu çıkarsız paylaşan komşuluklar yaşanıyordu.
Daha dün birşeyleri idare ettiğini düşünen insan kendini tahta sandığın içinde hareketsiz yatarken buluyor ve çevresindekiler yatan şahıstan artık hayır gelmeyeceğini bildiklerinden onu fırında yakıyor.