Alegorik bir hikaye olan bu eseri herkes okumalı diye düşünüyorum, özellikle de çocuklar. Birçok şeyin simgeleştirilerek anlatıldığı hikayede herkes kendine göre bir öğüt çıkarabilir, yazarın baştaki amacı bu muydu bilinmez. Belki sadece güzel bir hikaye yazmak istedi ama eminim okuyanlar güzel bir hikayeden daha fazlasını bulacaktır.
Martıların çoğu, karınlarını doyurmak için gerekli olandan fazlasını öğrenmeye çabalamazlar. Uçuşun tek anlamı vardır onlar için; yiyeceğe ulaşıp kıyıya dönmek. Onların amacı uçuş değil, karın doyurmaktır aslında. Ama martı Jonathan Livingston için önemli olan yemek değil, uçmaktır.
Martı Jonathan; korku, bezginlik ve hırsın bir martının yaşamını kısaltan etkenler olduğunu çoktan öğrenmişti. O bunlardan arınmıştı ve uzun, güzel bir yaşam sürüyordu.
Sözün kısası tavsiye edilir. Okuyun, okutturun...