Ne güzel yazılmış cümleler bir nevi kitabın ve hayatın özü gibi sanki...
"Asıl olan içeride olandı. Görülmeyen dışarıya karşı kapalı olan yer. Herkes çatışmasını içeri denen yerde yaşardı.Yüzeysel olan dış kısımda, olması gerektiği gibi davranırdı insanlar. Kendilerinden beklenilen kalıplara girerek öyleymiş gibi yaparlardı. Bir türlü kendileri gibi olamadıkları içinse sürekli bir duygusal boşluk hissi yakalarından düşmezdi. "
"İtişle kakışla geçen on dakika. Sonunda kaputu kapatıyor, anahtarı isteyip alıyor aracı. Uzaklaşırken ağrıyan kalbime o sözleriyle son darbeyi vuruyor: Bunlar muhtelif çizikler abla."