Özlem Sevimli

Reklam
“Ölü bir şey kalıyor dünyadan, yapraklardan.”
“Damarlarıma papatyalar doldurarak Bir serinlik olup dünyaya sokulmak.”

Reader Follow Recommendations

See All
İki kalp arasında en kısa yol: Birbirine uzanmış ve zaman zaman Ancak parmak uçlarıyla değebilen İki kol. Merdivenlerin oraya koşuyorum, Beklemek gövde gösterisi zamanın; Çok erken gelmişim seni bulamıyorum, Bir şeyin provası yapılıyor sanki. Kuşlar toplanmışlar göçüyorlar Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
Dişlerimiz Arasındaki Ceset
Biz şehir ahalisi,kara şemsiyeliler! Kapçıklar! Evraklılar! Örtü severler! Çığlıklardan çadır yapmak şanı bizdedir Bizimdir yerlere tükürülmeyen yerler Nezaketten,haklılardan yanayızdır hepimiz Sevinmemiz çapkıncadır,ağlatır bizi küpeşteler Yaşamak deriz-Oh,dear-ne kadar tekdüze Katliamlar ne kötü be birader Güneş neredeysek orada bulur bizi Ya
Reklam
Büyük bir oda. Bahçeye açılan bir pencere Ortada bir masa Yanda bir kapı Daha birkaç şey: Örneğin bir yunus balığı camdan, bir heykel Sabah. Duvarda gün tanrıları Rezneler, sedef otları, küpe çiçekleri görünür pencereden Görünür ama görünmez Yani hiçbir şey yerinde değil pek. Bugün ne? Salı! O bile yerinde değil Bir bardak, bir sürahi yerinden
“Kendi rüzgarıyla vurgun.”
Dışarı çıkıyorsanız dikkat! çiçeklerle karşılaşmayın Ya da koklamayın onları, iyisi mi, yüzünüzü örtün şapkanızla Ya da düşünmeyin hiç, ben bakın öyle yapıyorum Neden diyeceksiniz, insandaki sevgiliyi eskitiyor bu çiçekler Güneşe benzetiyorlar adamı, masaya vurmuş koyun butlarına Pek tuhaf! ben de sahanda yumurtayı kıskanırım. Beni
“Rüyası ömrümüzün çünkü eşyaya siner.”
Herkes kendi yanılgısının büyücüsü.
Reklam
“Kim kimin derinliğini görebilir, hem hangi gözle.” Şükrü Erbaş
102 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.