Her şeyin müsebbibül esbâbıdır, yâni madem ki Allah, irade-i külliyesiyle seni ve beni, bu gül fidanlarını istediği gibi yaratır, büyütür, sevindirir, mükemmel bir sıhhat içinde pembeleştirir, ihyâ eder; yahut kederlendirir, illetler içinde sararıp soldurur, ağlatır, bunaltır; madem ki ne fırtınayı avucumuzla durdurabiliyoruz, ne eceli geriye itebiliyoruz; madem ki onun irade i külliyesi içinde, biz, bir rüzgâr önünde uçan tüy gibiyiz, keder etmek nâfile, üzülmek nâfile, cismi telef etmek nâfiledir.