İki duygu arasında sıkışıp kalmış kadınlarız hepimiz! Kendimiz olmak ve bir ev ( adına ne derseniz) düzenini sağlamak arasında. Erkekler ise tamamen aydın görünüşlü olduklarını iddia eden ama ataerkil bir birey olmayı iliklerinde sonuna kadar hisseden hatta bunların yanlış olduğunu söyleyip ( içlerinden tamamen inkar eden) bir topluluk olmaya devam ediyorlar. İşte size kitabın ana teması. Bunu feminist bir yaklaşım olarak görmek yerine oto-eleştiri yapıp kendinizle sohbet etmenizi öneririm. Bu ülkede ve dünyada-cinsiyetçi olarak- açıklanamayan ölümler, kavgalar, şiddetler, tacizler, küçük görmeler neden var o halde?
